(Toplumsal İlişkiler 1045)
فَقُلْنَا يَٓا اٰدَمُ اِنَّ هٰذَا عَدُوٌّ لَكَ وَلِزَوْجِكَ فَلَا يُخْرِجَنَّكُمَا مِنَ الْجَنَّةِ فَتَشْقٰى
“Biz de şöyle dedik: “Ey Âdem! Şüphesiz bu (İblis), sen ve eşin için bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra mutsuz olursun.” (Taha/117)
Mutsuzluk deyince aklımıza insanın kendini huzursuz, umutsuz ve karamsar hissetme hali gelmiyor mu değerli dostlar! İnsan hayatta monotonluktan, gündelik sorunlardan bıkıp strese giriveriyor işte. Böyle olunca da yemeden, içmeden, konuşmadan hasılı her çeşit aktivitelerden kendini bir anda vareste kılabiliyor.
Oscar Wilde; “insanların bir kısmı mutlu, bir o kadarı ise mutsuzdur. Geri kalanların tümü; mutlu gibi görünen mutsuzlardır” derken, modern toplumların hayatlarından öyle sanıldığının aksine zevk almadıklarını anlatır aslında. Evet, rahata alışmışlardır, daha mutlu olmaları beklenirken tam aksine konfor ve konfora duydukları aşırı özlemleri onlarda mutsuzluğun pimini çekmelerine neden olmuştur.
Konfor Ali Şeriati’ye göre “ruhun bataklığıdır.” Konfor öyle bir şey ki, misafir olarak gelir, gitmemek için elini ardına komaz, sonunda da evin baş köşesine bağdaş kurup öylece oturakalır. Yani kapıdan girdi mi bir daha bizi terketmez. Doğrusu biz onu kovamayız. Bizi kendine sımsıkı bağlar.
İnsanı mutsuz kılan en önemli etken Rabbine karşı isyan bayrağını açması değil midir? Yani günahlar bizi mutsuzluğa sürükleyen unsur olarak karşımıza çıkıyor. Adem babamız ve Havva annemizle cennetteki mutluluk, yüce Yaratan’ın tüm uyarılarına rağmen o yasağı (günahı) çiğneme cüreti demeyeyim çünkü cennetten çıkarılınca tevbe, pişmanlık olduğundan gaflete düşmelerine dolayısıyla mutsuzluklarına da kapı aralamış oluyor. Mutluluğun yolu özgürlüktür. Peki nasıl özgür olacağız? Hakiki hürriyetin Hakk’a esaret olduğu bilincinde olan inanmışlar olarak.
Şemsettin ÖZKAN
07.05.2023 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com