NE ÖLÜMÜN HÜZNÜ KALDI NE HAYATIN NEŞESİ “NASILSIN” SAMİMİYETSİZLİĞİ İLE “İYİYİM” SAHTEKARLIĞI ARASINDA BİR YERDEYİZ İŞTE

(Toplumsal İlişkiler 871)

فَوَيْلٌ لِلْمُصَلّٖينَۙ “
Vay o namaz kılanların haline ki:”
اَلَّذٖينَ هُمْ عَنْ صَلَاتِهِمْ سَاهُونَۙ
Onlar kıldıkları namazdan gafildirler.”


اَلَّذٖينَ هُمْ يُرَٓاؤُ۫نَۙ

Onlar gösteriş yaparlar.” (Maun/4-6)

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki,ne ölümün hüznü kaldı ne de hayatın neşesi. “Nasılsın” samimiyetsizliği ile, “iyiyim” sahtekarlığı arasında bir yerdeyiz işte. Baştan başa içtenlikten, samimiyetten yoksun bir hayat bizimkisi.

Hani derler ya; “herşey bir yanıyla güzeldir ama samimiyet büsbütün” diye. Bu samimiyeti arıyor işte modern çağın insanı. Lakin ortalıkta o içten, candan, sevecen, buram buram samimiyet kokan toplumsal ilişkiler, davranışlar yok maalesef. Yer yarıldı da yerin dibine girdiler sanki.

Çağımız öylesine sanal hale geldi ki, herşey yapmacık sunni oldu, saflıktan doğallıktan uzaklaştı, ama herşey.

Yiyecekleri mi, içeceklerimi insanları mı, sosyal ilişkileri mi neyi ararsanız arayın bitti o güzelim doğallık. Orijinallik, fıtri davranış, özgün toplumsal yaşam biçimleri hepsi bitti. SanallıkMetaverse ile zirve yaptı bile. Vikipedi metaverse’i şöyle tarif ediyor:

Metaverse veya Türkçe tabiriyle sanal evren, geleneksel kişisel bilgisayarların yanı sıra sanal ve artırılmış gerçeklik cihazları aracılığıyla kalıcı çevrimiçi 3 boyutlu sanal ortamları destekleyen, İnternet’in varsayımsal bir yinelemesidir. Prof. Dr. Levent Eraslan’a göre bu uygulamanın eğitimde bilhassa tıp, mühendislik gibi alanlarda yabancı dil öğrenilmesinde faydalı olabileceğini ancak zararlarının da olacağını şöyle ifade ediyor:

Sürekli dijital ortamlarda vakit geçirmek bireylerde bir tür bağımlılık oluşturacaktır. Bu da bilişsel ve fiziksel tembelliği artırabilir.

– Birçok sağlık sorunu ortaya çıkabilir. Bireylerde dikkat eksikliği ve dürtüsel davranışlar gözlemlenebilir.

– Bireyler, bu evrende oluşturdukları karakterleri ve avatarlarıyla kendilerini özdeşleştirerek gerçeklik algılarını yitirebilir. Bu durum ise birçok psikolojik ve sosyal sorunu beraberinde getirebilir.

– Tüm yaşantının, sosyal, ekonomik ve toplumsal olayların birçoğunun bu evrene taşınması birçok etik sorunu beraberinde getirebilir. Örneğin; ırkçılık, göçmen karşıtlığı, İslamafobi gibi durumlar olabilir.

– Bireylerin problem çözme, yaratıcılık, sebep-sonuç ilişkisi kurma ve strateji oluşturma-geliştirme gibi bilişsel becerilerinin zayıflaması beklenebilir.

Şemsettin ÖZKAN

13.11.2022 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-yenisafak.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.