(Toplumsal İlişkiler 94)
وَاِذَا سَمِعُوا مَٓا اُنْزِلَ اِلَى الرَّسُولِ تَرٰٓى اَعْيُنَهُمْ تَف۪يضُ مِنَ الدَّمْعِ مِمَّا عَرَفُوا مِنَ الْحَقِّۚ يَقُولُونَ رَبَّنَٓا اٰمَنَّا فَاكْتُبْنَا مَعَ الشَّاهِد۪ينَ
“Onların, bu Elçiye indirilen ayetleri dinledikleri zaman, hiç de yabancısı olmadıkları bu hakikatten müthiş etkilenerek, gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Kur’an’ı duyar duymaz, Allah’a el açıp yalvararak şöyle derler: “Ey Rabbimiz! İsa Mesih’in yıllar öncesinden müjdelediği Son Elçiye iman ettik; o hâlde, bizi de hakikate şâhitlik eden şu Müminlerle birlikte iman kervanının bir neferi olarak yaz!” (Maide/83)
Hayatımızda hepimizi duygulandıran bir şeyler olmuştur. Bu duygu durumlarımızın sonucunda da gözlerimizden o tuzlu gözyaşları akmıştır.
Ancak ne hikmetse etrafımızdaki bazı insanlar bu durumu pek de hoş karşılamazlar. Hele bir de erkekler gözyaşı dökerse “erkek adam ağlamaz” diye bir de lafı yapıştırıvermesinler mi? Ağlasan bir türlü, ağlamasan iki…
Ağlamanın iyi olduğunu işin uzmanları söylüyor. İşte vücuttaki toksinleri atmasından tutun da, zararlı bakterileri öldürmesine kadar, strese iyi gelmesine, iletişim kurmaya, görüş kalitemizi artırmaya ve ruhsal dengemizi sağlamaya kadar bir sürü faydası var.
Hele bir de Allah için gözyaşı dökersen
daha da güzel. Hz. Ali efendimiz; “Allah korkusuyla gözyaşı dökmek kalbi
nurlandırır. Tekrar günah işlemekten korur,” buyurur. Şu meşhur hadisin her
defasında okumasını ve anlatılmasını çok severim: Ebu Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet
edildiğine göre, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Başka
bir gölgenin bulunmadığı Kıyamet gününde Allah Teâlâ, yedi insanı, arşının
gölgesinde barındıracaktır:
– Adil
devlet başkanı,
–
Rabbine kulluk ederek temiz bir hayat içinde serpilip büyüyen genç,
– Kalbi
mescitlere bağlı Müslüman,
–
Birbirlerini Allah için sevip buluşmaları da ayrılmaları da Allah için olan iki
insan,
– Güzel
ve mevki sahibi bir kadının beraber olma isteğine “Ben Allah’tan
korkarım” diye yaklaşmayan yiğit,
-Sağ
elinin verdiğini sol elinin bilemeyeceği kadar gizli sadaka veren kimse,
– Tenhada
Allah’ı anıp göz yaşı döken kişi.”
(Buhari, Ezan 36, Zekat 16, Rikak 24, Hudüd 19; Müslim, Zekat 91. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 53; Nesaî, Kudat 2)
Yukarıda söz konusu edilen Maide suresinin 83. ayetinde de, Hz. Peygamber dönemindeki samimi Hristiyanların (belki de Pagan Roma kültürüne bulaşmamış) hem Habeşistan kralı Necaşi ve yanındakilerin, hem de Peygamberimizi ziyaret eden Habeşistan’dan gelen Hristiyanların veya Medine’de bulunan diğerlerinin, İsa Peygamberin müjdelediği birini görünce, gözlerinden yaşlar boşanması anlatılıyor. Müslümanlara en yakın olanlarının da ehli kitaptan, bunlar olduğu anlaşılıyor. Çünkü Yahudi guruplar, hiçbir zaman Müslümanlara yakın durmayı beceremediler.
Leyla için döksen kötü mü? Değil tabi ki… En azından yukarıda söylediğimiz faydaları görürsün. Bakınız Hz. Mevlana ne diyor:
Ağlatan LEYLA ise mahkûm etme gözyaşını siliver gitsin.
Ağlatan MEVLA ise mahrum etme gözyaşını salıver gitsin.
Ağlamak bir bakıma dudaklarla söylenemeyenlerin gözyaşlarıyla belirtilmesidir. İçimizdeki kirler de ancak gözyaşıyla temizlenebilir. Çünkü en kuvvetli temizleyici gözyaşıdır da ondan. Hz Mevlana “gözyaşının bile bir görevi var” der ve ekler “ardından gelecek gülümseme için temizlik yapar.” Bir Kızılderili atasözü der ki; “ağlamaktan korkma! Zihindeki ıstırap ve düşünceler gözyaşıyla temizlenir.”
Hz. Mevlana gözünden dökülen yaşlara onu ağlatanın Leyla mı Mevla mı olduğunu sorup sorgulamadan (çünkü o her şeyde Mevla’yı bulur) şöyle seslenir: “Ey gözyaşım, mademki gözümün kapısından çıktın, gidiyorsun. Bari sevgilinin kapısına git de, başını onun eşiğine koy.”
Belki de dünyamızın bu kadar çok kirlenmesinin sebebi ağlamamak ya da çok az ağlamak. Son sözü Cahit Zarifoğlu söylüyor:
“- Az ağlıyoruz, dünya bu yüzden çok kirli.”
Şemsettin ÖZKAN
16.08.2020 KONYA
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-sorularlaislamiyet.com