(Toplumsal İlişkiler 1052)
ي َٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اجْتَنِبُوا كَثٖيراً مِنَ الظَّنِّؗ اِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ اِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا وَلَا يَغْتَبْ بَعْضُكُمْ بَعْضاًؕ اَيُحِبُّ اَحَدُكُمْ اَنْ يَأْكُلَ لَحْمَ اَخٖيهِ مَيْتاً فَكَرِهْتُمُوهُؕ وَاتَّقُوا اللّٰهَؕ اِنَّ اللّٰهَ تَـوَّابٌ رَحٖيمٌ
“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” (Hucurat/12)
Sosyal medyada kime ait olduğu yazmayan bir cümleye rastladım şöyle diyordu: “Zannetmeden önce öğren. Yargılamadan önce anla. Yaralamadan önce hisset. Konuşmadan önce düşün.”
Gerçekten de yapılması gereken de tam anlamıyla bu değil midir?Düşünüp taşınmadan konuşulan her söz, yapılan her hareket aşağıdaki yılanın kendine verdiği zarara benzer.
Bunu niye anlatıyorum? Yaşını başını almış yerini yurdunu halk nezdinde bilenlerden oluşan bir sosyal medya grubunda yer alanların, birbiriyle hiç bitmeyen, işin içine bir de siyasi paylaşımları girince, birbirini üzen davranışlarını görünce, bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı hissettim.
Üstelik bunlar hocalardan oluşan, dinini, diyanetini bilenlerden oluşan bir grup. Burada maksadım onları kötülemek değil, tam tersine insanın doğasında var olan benlik duygusunun kabarması neticesinde etrafından ziyade yılanın testereyle kendine verdiği zarar ziyan gibi insanın daha çok kendine verdirdiği kayıplar…
Şemsettin ÖZKAN
14.05.2023 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com