TARİH YALAN SÖYLER Mİ?

(Toplumsal İlişkiler 321)


تِلْكَ اُمَّةٌ قَدْ خَلَتْۚ لَهَا مَا كَسَبَتْ وَلَكُمْ مَا كَسَبْتُمْۚ وَلَا تُسْـَٔلُونَ عَمَّا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Ve siz, onların yaptıklarından hesaba çekilecek değilsiniz.”(Bakara/134)

Değerli bir dostum üniversite de okuyan çocuğunun ödevi için, E. H. CARR (Tarih Nedir) adlı kitabından “olguların doğrudan doğruya kendilerinin konuştukları söylenirdi. Bu elbette doğru değildir. Olgular yalnızca tarihçi onlara başvurunca konuşurlar; hangi olgulara hangi sıra veya bağlam içinde söz hakkı verileceğini kararlaştıran tarihçidir… Tarihçi zorunlu olarak seçmecidir. Tarihi olguların oluşturduğu tarihçinin yorumundan bağımsız ve nesnel bir sert çekirdeğin var olduğuna inanmak ahmakça, fakat silinmesi güç bir yanılgıdır.” sözünü alıntı yaparak bu sözlere katılıp katılmadığını nedenleriyle açıklama yapan bir kompozisyon yazılması isteniyor.

Türkçe bir sözcük olan olgu, “olmak” fiilinden türetilmiştir. Bu sözcük “vakıa” ifadesiyle de anlatılabilir. Anlam itibariyle olgu, bilimsel olarak kanıtlanabilen verileri içermektedir. Bilimsel kanıtı olan bu veriler, diğer başka olayların dayandığı temellerdir.

Tarihi Olay: Hayat içerisinde tek tek meydana gelen değişmelere olay denir. … Tarihi Olgu ise aynı türdeki olayları bir bütün olarak anlatmak için kullanılan ve süreklilik gösteren bir kavramdır. Olgular, Olayların sonuçlarına bağlı olarak ortaya çıkan uzun süreli gelişmelerdir.

Buna göre yazarın fikrine katılmamak mümkün değildir. Zira başka türlü olsaydı cennetmekan Abdülhamit Han “tarih değil, hatalar tekerrür ediyor,” demezdi. Tarihçinin yorumu mutlak işin içine giriyor ki sürekli hatalar zinciri oluşuyor.

Nesnel objektif gibi görünen birçok yorumun arka planında tarihçinin veya yorumcunun öznel bakış açısı yatar. Yani objektif olursun olursun da nereye kadar? Bir noktadan sonra subjektif yorumlar gelmeye başlar.

Nihayetinde tarihi olayları anlatan tarihçi hadiselere kendi yorumunu katarken, tarihi olgularda da bilimsel, objektif olacağım derken benzer bir tavrı sergileyebilmektedir. Durum böyle olunca tarihe yalanda söyletilebilmektedirler. Nitekim hem dünya tarihinde hem de bizim tarihimizde bunun örnekleri fazlaca görülmüştür. İsteyen öyle fazla uzağa gitmeden yakın tarihimize bakarak bunu görebilir. Tarihi gerçekleri gizleyebilirsin de bu çok zor değil. Özne bir kere tarihin kendisi değil, tarihçidir. Tarihin önüne geçmektedir.

Ermeni soykırımı yalanını tüm insanlığa kolayca yutturmuyorlar mı? Kutü’l amare diye bir savaşı İngilizlere karşı kazandığımızı biz eski nesiller bile yeni duyuyoruz. Bize nasıl göstermek istedilerse zamanında hakim irade öyle göstermiş. Bu eskiden de böyleydi, bundan sonra da böyle olacak. Herkes bir şekilde kendine göre yontacak.

Gerçekten çok zor Mevlana’nın dediği gibi olmak. Hz. Pir; “keser gibi olma hep bana, hap bana, rende gibi olma hep sana hep sana. Testere gibi ol, hem sana hem bana.” Sadece bireysel ilişkilerde değil, uluslararası ilişkilerde de “kazan kazan” formülü geçerli kılınmadıkça sorunlar çığ gibi büyüyecektir. Tarihçi, siyasetçi, ekonomist, kamu yöneticisi ve benzeri tüm unsurlar bu konuya duyarlı olmadıkları sürece insanlığın sıkıntıları daha da artacaktır.

Tarih yalan söyler mi? Elbette tarih yalan söylemez ama onu yazanlar öyle söyler ki küçük dilinizi bile yutarsınız. İsmail Müftüoğlu bu konuda ciltler dolusu “Yalan Söyleyen Tarih Utansın” diye kitap yazmış. Tarihte çarpıtılan birçok olaya yer vermiş. Ama onu beğenmeyen yazar sağ cenahtan olunca sol cenahtan biri de kendine ait görüşlere çok yer vermiş karşıt görüşleri iki satırla geçiştirmiş diye o da onu eleştirmiş. Şimdi anlıyor musunuz E.H. CARR’in; tarihi olguların oluşturduğu tarihçinin yorumundan bağımsız ve nesnel bir sert çekirdeğin var olduğuna inanmak ahmakça, fakat silinmesi güç bir yanılgıdır,” sözünde ne kadar haklı olduğunu.

Şemsettin ÖZKAN

19.04.2021 MUDANYA

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-milliyet.com.tr (Olgu Nedir? “Felsefede ve Psikolojide Olgu Ne Anlama Gelir?” yazısından alıntı)

TARİH YALAN SÖYLER Mİ?” için 1 yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.