İNSAN SEVİLMEKTEN ÇOK ANLAŞILMAYI İSTİYORDU BELKİ DE

(Toplumsal İlişkiler 718)

لِلْفُقَـرَٓاءِ الَّذٖينَ اُحْصِرُوا فٖي سَبٖيلِ اللّٰهِ لَا يَسْتَطٖيعُونَ ضَـرْباً فِي الْاَرْضِؗ يَحْسَبُهُمُ الْجَاهِلُ اَغْنِيَٓاءَ مِنَ التَّعَفُّفِۚ تَعْرِفُهُمْ بِسٖيمٰيهُمْۚ لَا يَسْـَٔلُونَ النَّاسَ اِلْحَافاًؕ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ خَيْرٍ فَاِنَّ اللّٰهَ بِهٖ عَلٖيمٌࣖ
“(Sadakalar) kendilerini Allah yoluna adayan, yeryüzünde dolaşmaya güç yetiremeyen fakirler içindir. İffetlerinden dolayı (dilenmedikleri için), bilmeyen onları zengin sanır. Sen onları yüzlerinden tanırsın. İnsanlardan arsızca (bir şey) istemezler. Siz hayır olarak ne verirseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” (Bakara/273)

İnsanoğlunun enterasan sorunlarından biri de ‘hayatta anlaşılamamaktır’ desek, yalan olmaz. İnsan bazen hayatının kavgayla geçip gitmesinden aşırı derecede yorulur. Sadece istediği anlaşılmaktır. Yeter ki önüne kendisini anlayan biri çıksın. Ama onu da bulamaz çoğu zaman yalnızları oynar.

George Orwell’in “insan sevilmekten çok anlaşılmayı istiyordu belki de” sözü enterasan değil mi?Evet sevilmeyi, sevmeyi istemiyor değil insanoğlu lakin anlaşılmayı daha çok istiyor gibime geliyor sanki. Ama anlaşılmanın olabilmesi için karşısında halden anlayan birine ihtiyaç var. Halden anlayabilmek için de karşıdakini öylece sevmek gerek.

Gönlü geniş ruhu gezginlerin onaltıncı kuralı bize şunu öğütler: “Kusursuzdur ya Allah, O’nu sevmek kolaydır.Zor

olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir. Unutma ki

kişi bir şeyi ancak sevdiği ölçüde bilebilir. Demek ki hakikaten

kucaklamadan ötekini, Yaradan’dan ötürü yaradılanı sevmeden, ne layıkıyla bilebilir, ne de layıkıyla sevebilirsin.”

Bir Kayseri türküsü bize “halimden bilmiyor ben o yari neyleyim?” derken yine anlaşılmamanın verdiği hüznü aktarır bize. Sözleri Karacaoğlan’a, müziği Haydar Kutluer’e ait bir eserde de konu aynıdır anlaşılmamak;

Bizim pencereler yele garşıdır
Muhabbet dediğin karşı karşıdır

Girebilsen bu sinemde neler var
Gülüp oynadığım ele garşıdır
Karşıdır, ele karşıdır

Sabahın seheri günden ileri
Ben kimi sevmişim senden ileri

Ziyaret olmuşsun kurban istersin
Kurban bulamadım candan ileri
İleri, candan ileri.

Dünyada ne istiyorsun? Deseler hiç düşünmeden “anlaşılmak istiyorum derim” diyen Sabahattin Ali de, aynı yaraya parmak basar. Ya “dünyada anlaşılmamak gibi zor ve ağır bir durum yoktur” diyen Emile Zola’ya ne demeli? “

Kadınlar anlaşılmak için değildir yaşanmak içindir. Yaşanacak bir kadını bulduysanız, anlamak için hiç vakit kaybetmeyin” diyen Robin Sharma da, ters bir mantık geliştirerek enikonu kadınların hayata dair çoktan seçmeli bakış açılarını irdeler durur.

Şemsettin ÖZKAN

09.06.2022 DOĞANŞEHİR

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.