HOŞGÖRÜNÜN KULAKLARIYLA DİNLEYİN ŞEFKATİN GÖZLERİYLE BAKIN SEVGİNİN DİLİYLE KONUŞUN

(Toplumsal İlişkiler 656)

وَلَوْلَا فَضْلُ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُ وَاَنَّ اللّٰهَ رَؤُ۫فٌ رَحٖيمٌࣖ
Eğer Allah, engin lütuf ve rahmetiyle sizleri kucaklamasaydı ve kullarına karşı bu kadar şefkatli, bu kadar merhametli olmasaydı hâliniz nice olurdu?” (Nur/20)

Hoşgörülü olabilmek… Şefkatle bakabilmek… Ve sevginin büyülü sesiyle konuşabilmek ne güzel ne güzel. Bunu becerebiliyor muyuz? İşte bunda sınıfta kaldık değerli dostlar!

Hz. Mevlana’nın bu konuda bize önerdiği yöntem şudur; “hoşgörünün kulaklarıyla dinleyin. Şefkatin gözleriyle bakın. Sevginin diliyle konuşun.”

Cemil Meriç; “en büyük ihtiyacımız hoşgörü, en büyük düşmanımızsa önyargıdır” der. Şinasi “hoşgörü ve olgunluk ayrılmaz bir ikilidir. Birinin olmadığı yerde diğerinden söz edilemez”derken hoşgörünün insanı kemale erdirdiğinin altını çizer.

Ya Hz. Pir’in “bizim dergahımız ümitsizlik dergahı değildir, yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel” diye insanı doğruya, iyiye, güzele ve imana çağırmasındaki samimi çabalarına ve hoşgörüsüne ne demeli?

Muhatabımızı hoşgörünün kulaklarıyla dinleyebiliyor muyuz? Önce şu dinlemeyi öğrendik mi? Çocuklara konuşmayı öğretmekten önce dinlemeyi öğretebildik mi? Ya da biz öğrenebildik mi? Hoşgörü tevazu da burada başlıyor zaten.

Ya şefkatin gözleriyle bakabilmek nasıl bir şey? Güzel bakanlar güzel görürlermiş. Kişi gördüğünü sevmese de, sevdiğini görürmüş. Sevgili Peygamberimiz va ashabı bir köpek leşinin yanından geçerken herkes burnunu tıkayarak “öf nefena kokuyor” derken “ama hayvancağızın ne güzel dişleri varmış” şeklinde şefkat ve merhametle bakan o güzel gözlerine ne demeli?

Buna sevginin diliyle konuşmak denir sevgili dostlar! Bir bedevi (çölde yaşayan Arap) Medine’ye gelip mescidin içine çişini yapıyor. Onu görenler yakalayıp neredeyse linç edecekler nasıl caminin içine tuvaletini yaparsın diye. O esnada yine sevgili Peygamberimiz çıka geliyor. “Onu bırakınız, oraya su döküp temizleyiniz” buyuruyor. Atalarımız tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır demişler. Sevginin dilini bilhassa eğitimciler çok iyi öğrenmeli ve ona göre ders anlatmalıdırlar. Bu dil sadece eğitimcilere değil anne-baba,karı-koca, patron-işçi, baba-oğul, anne-kız, arkadaş hasılı herkese ama herkese gereklidir.

Şemsettin ÖZKAN

07.04.2022 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.