BİZİM PENCERELER YELE KARŞIDIR MUHABBET DEDİĞİN KARŞI KARŞIDIR

(Toplumsal İlişkiler 712)

وَقَالَ نِسْوَةٌ فِي الْمَدٖينَةِ امْرَاَتُ الْعَزٖيزِ تُرَاوِدُ فَتٰيهَا عَنْ نَفْسِهٖۚ قَدْ شَغَفَهَا حُباًّؕ اِنَّا لَنَرٰيهَا فٖي ضَلَالٍ مُبٖينٍ
Şehirde olayı duyan bir takım kadınlar birbirleriyle: “Azizin karısı, genç kölesinin gönlünü çelmeye kalkmış, kölesine olan aşkı yüreğinin derinliğine işlemiş; doğrusu biz onu açık bir sapıklık içinde görüyoruz” diye dedikodu yapıyorlardı.” (Yusuf/30)

Hz. Mevlana; “dert insanı yokluğa götüren rahvan attır” der. Dertsiz kul olur mu? Derdin olacak ki, Rabbin de sana dermanını verecek.

Aradım dünyayı dertsiz yok imiş,” derken Karacaoğlan ve “güneşin gördüğü tüm insanlar dertlidir,” diyen Atinalı Solon, dertsiz bir adama rastlamak mümkün değil mi demek istiyorlar acaba?

Hz. Mevlana; “dertli bir adam, içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek odaya bir pencere açmak gibidir,” der. Ancak dinleyen ona buna o derdi anlatırsa, dertleriyle o adamı vururlarsa ne olacak? Sıkıntı burada. O zaman insanın iyi bir sırdaşı olması gerekir.

Dert; içinde bulunulan kötü durum, sorun ve sıkıntı gibi manalara gelir. Dertler çeşit çeşit olduğundan muhataplar da elbette farklı olacaktır. Aşık Veysel “derdim yüreğimde eller ne bilsin,” derken aşk acısından söz eder. Kendinde gizli nice dertlerden bahseder. “Dost dost diye nicesine sarıldım, benim sadık yarim kara topraktır,” diye dertlerini sazının tellerine döker. Şairler de mısralarına.

Dedelerimiz yıllar yılı dağlarda konup göçerken dertlerini türkülerle dile getirmişlerdir. Türkülerimiz tam bir dert küpüdür. Ben de o dertli türküleri çok severim. “Şu karşı ki dağda kuzular meler, kuzu sesi değil Fadimem, ömürler biter.” “Hastane önünde incir ağacı, doktorlar bulamadı bana ilacı.” “Değmen benim gamlı yaslı gönlüme, ben gönlümü çalan yardan ayrıldım.”

Çok sevdiğim güftesi; Karacaoğlan’a, bestesi; Haydar Kutluer’e ait, Kırşehir yöresi türkü formatındaki eseri,Aydın Çağlar notaya almış:

Bizim pencereler yele garşıdır
Muhabbet dediğin karşı karşıdır

Girebilsen bu sinemde neler var
Gülüp oynadığım ele garşıdır
Karşıdır, ele karşıdır

Sabahın seheri günden ileri
Ben kimi sevmişim senden ileri

Ziyaret olmuşsun kurban istersin
Kurban bulamadım candan ileri
İleri, candan ileri.

Şemsettin ÖZKAN

03.06.2022

DOĞANŞEHİR

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-neyzen.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.