OLUMLU DÜŞÜNME SANATI

(Toplumsal İlişkiler 351)


يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اجْتَنِبُوا كَث۪يراً مِنَ الظَّنِّۘ اِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ اِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا وَلَا يَغْتَبْ بَعْضُكُمْ بَعْضاًۜ اَيُحِبُّ اَحَدُكُمْ اَنْ يَأْكُلَ لَحْمَ اَخ۪يهِ مَيْتاً فَكَرِهْتُمُوهُۜ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ تَـوَّابٌ رَح۪يمٌ
Ey iman edenler! (Birbiriniz hakkında kötü) Zandan (ve tahmini kurgulardan) çok kaçının; çünkü zannın (haksız ve alâkasız olan) bir kısmı günahtır (ve yalandır) . Tecessüs etmeyin 
(birbirinizin gizli ve ayıp yönlerini araştırmayın) . Kiminiz kiminizin gıybetini de yapmasın (arkasından çekiştirmesin.) Sizden biriniz, ölü kardeşinin etini yemeyi sever mi? İşte (nasıl) bundan tiksindiniz. (Öyle ise) Allah’tan korkup (başkalarına kötülük düşünmekten ve küçük düşürmekten) sakının. Şüphesiz Allah, tevbeleri kabul edendir, çok Esirgeyendir.” (Hucurat/12)

Ağzınızdan çıkan her kelimeye lütfen dikkat ediniz. Zira onunla bir sözleşme imzalarsınız. Hem şahsınızla, hem muhatabınızla hem de kainatla. İnsan atide yaşayacağı şeyin ne olduğunu merak buyurursa şimdiden bugün neler söylüyor hele bir baksın şu ağzından dökülenlere.

Büyük bir ihtimalle bugün dilinden düşenler yarınların deneyimleri olacak. Hani sevgili Peygamberimizin o güzel hadisini hatırlamamak mümkün mü? “Bela insanın diline bağlıdır,” diye.

Rivayet olunduğuna göre Peygamber Efendimiz hasta olan birisini ziyarete gittiğinde hangi duaları ettiğini sormuş,o da;

“Allah’tan sabır” dilediğini söylemiştir. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz; “Musibetimde bana sabır ver” yerine
“Rabbenâ âtina fiddünyâ haseneten… “
(Ya Rabbi, bana dünyada da Ahirette de iyilik ver)
Duasını neden okumuyorsun?” demiş.
Ayrıca Peygamber (s.a.v) yanından geçerken, “Ey Rabbim! Sen’den sabır istiyorum” diye dua eden bir kişiye,
“Sen Allah’tan bela istemiş oldun. Bunun yerine O’ndan sağlık ve afiyet dile.” buyurmuş.
Olmasını istemediğiniz şeyleri dualarınızda dileklerinizde de anmayın! İstemediğiniz şeyleri sıralamayın. Sadece OLMASINI İSTEDİĞİNİZ şeyleri söyleyin.
“Yaşlanmak istemiyorum” yerine
“Ben her daim genç kalıyorum..”
“Ben hasta olmak istemiyorum “yerine,
“Elhamdülillah ben sağlıklıyım.”
Örneğin; “yaşlanmak istemiyorum,” diyen insanların oradaki odak noktası yaşlanmaktır…Ve neticede yaşlanmak kaçınılmazdır.
Öyle ki beyin olumsuzu (negatifi) algılamıyor. Söylenen her sözü gerçek kabul ediyor. Örneğin siz, “Unutma” dediğinizde onu “unut” olarak alıyor. Bu yüzden onun yerine “aklında tut” demek daha doğru bir yaklaşım.
Birisine, “panik yapma”dediğinizde daha fazla panik olacaktır. Bunun yerine “sakin ol” demek daha uygundur.
Bu yüzden ne yapmak istemediğimizi değil ne istiyorsak onu söylemeliyiz!
Bir kimse size “hasta gibi görünüyorsun” dediğinde,
eğer siz buna inanır ve onaylarsanız bu sözleşmeyi imzalamış olursunuz ve çok fazla sürmeden hasta olacağınıza dair de size dikkatli olmanızı söyleyebilirim.
Hastalıktan söz açılmışken bazıları hastalıklarına çok sıkı sahip çıkar:
“Bende karaciğer yağlanması var.”
“Benim tansiyonum var, şekerim var” diye.
BENİM..!!!
“Benim” diye bu kadar sahiplenirseniz o hastalık da sizi hayatta bırakacağını mı sanıyorsunuz? Zira”Ben” diye başlayan her cümlemizi şuuraltımız sahiplenir ve emir addeder. Bazen de insan tabiri caizse kurbanı oynamayı seçer. Hatta bazen bundan hoşlanır da. Çünkü o hastadır ve çevresinden daha önce görmediği ilgiyi görüyordur.
Farkındalığı olan kişi ise o noktada bedeninin kendine verdiği mesaja bakar. Ve şu soruyu sorar “Bilmem gereken şey ne?
Hayatımda neyi değiştirmeliyim?”
“Neden ben?” değil..
“Nerede hata yaptım?
Ve bu hastalıkla bedenim beni uyarıyor?” demeliyiz.
Büyüklerin çok söylediği bir söz vardır.
“Bir şeyi kırk kere söylersen olur.”
Hiç düşündünüz mü sebebi ne acaba?
Çünkü dil neyi çok söylerse, bilinçaltı onu gerçek kabul eder, beyin onu gerçekleştirmek için harekete geçer.
OLUMLU KONUŞMA ve DÜŞÜNME işte bu yüzden çok önemlidir. Olumlu kelimelere odaklanarak ve bunları yansıtarak genel sağlığınızı iyileştirebilir ve beynimizin işlevselliğini artırabilirsiniz.

Enerjiniz hangi kelimeler üzerinde yoğunlaşıyor?
Eğer hayatınız istediğiniz kadar güzel değilse, olumsuz kelimeleri ne sıklıkta kullandığınızı not etmek için bir defter tutmak gerek.
Sözcüklerinizi değiştirin, hayatınız değişsin..
Kelimelerinizle davranışlarınızda değiştiğinde siz de değişmeye başlayacaksınız.Siz değiştikçe hayatınızda değişecektir. Bir de bakmışsınız ki hayatınız söyledikleriniz, düşündükleriniz, davranışlarınız olmuş..
Bu yüzden olmasını istediğiniz şey neyse ona yoğunlaşın, olmamasını istediğinize değil.
Şimdi şu iki cümleye bakın. Ve iki cümlenin de ayrı ayrı size ne hissettirdiğini düşünün..
– Bugün hava çok güzel ama yarın kar yağacak.
– Yarın kar yağacak olsa bile bugün hava çok güzel!
Sadece iki kelime AMA ve OLSA BİLE kelimeleri cümledeki ifadeyi ne kadar değiştiriyor değil mi? İlkinde negatif bir his hali, ikincisin de ise her şeye rağmen mutlu olma hali.
Sadece düşüncelerimizden değil, hislerimizden ötürü de tüm kainata karşı sorumluyuz. İçimizde varolan kin, nefret ve intikam hislerinden yükselen eksi elektrik, dünyadaki bütün zerreleri ürpertiyor, veya içimizden yükselen ve içine yeryüzündeki bütün insanları, hayvanları, bitkileri ve eşyayı içine alan bir hayır dua ve bir güzel dilek, dalga dalga bütün zerrelere, iyinin, güzelin, temiz, asil ve yüce olanın ışınlarını yayıyor. keşke kalbimizi, kafamızı hep sevgiyle, saygıyla, edeple, inceliklerle ve güzel duygularla doldurabilsek.”
Hz.Şems-i Tebrîzî; “eğer hala KIZIYORSAN kendin ile olan kavgan bitmemiş demektir. Eğer hala KIRILIYORSAN gönül evinin tuğlaları pekişmemiş demektir. Eğer hala KINIYORSAN, af makamına ulaşmamışsın (öfke ve kin seni cayır cayır yakıyor) demektir. Eğer hala Allah için sevmiyor ve sevginde ayırım yapıyorsan, hala vesveseye kapılıyor, içindeki sevginin yoğunlaşmasına engel oluyorsun demektir. Eğer hala ”BEN” demekten vazgeçmiyorsan, dizginlerin hala nefsinin elinde ve sen bu esarete boyun eğiyorsun demektir. Eğer hala musibetlere yana yana üzülüyorsan, gerçeği bilmiyorsun demektir. Eğer hala şikayet ediyorsan, HAKİKATİ göremiyorsun demektir. Hakikat der ki: ‘Ne sen varsın, ne de ben… Var olan yalnızca HAKTIR.”

Şemsettin ÖZKAN

20.05.2021 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-suskunduvar.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.