(Toplumsal İlişkiler 377)
كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِ ثُمَّ اِلَيْنَا تُرْجَعُونَ
“Unutmayın ki, herkes bir gün mutlaka ölümü tadacaktır; sonra da hepiniz hesap vermek üzere Benim huzuruma çıkarılacaksınız.” (Ankebut/57)
Şu dünyada belki de tek gerçek, yani yalan olmayan tek şey ölümdür. Tüm canlılar ölüm denen hakikatle mutlak karşı karşıya gelirler. Bu kaçınılmaz bir sondur.
Ancak insanların esas yanıldığı nokta ölümün bir yok oluş bitiş ve bir daha hayatiyet kazanmanın olmayacağı gibi bir duyguya kapılmasıdır. Asla böyle bir durum söz konusu değildir. Tam tersine ölüm taze bir başlangıçtır, yeniden diriliştir.
Hz. Mevlana; “üzülme herkes ölür, kimi toprağa kimi yüreğe gömülür” derken ölümün insan için mukadder olduğunu, mutlak toprağa gömüleceğini ama yüreklere gömülenlerin bambaşka olduğunun altını çizer.
Yani hayırla mı yadediliyorsun, güzel eserler mi bıraktın, ne gibi iyilikler yaptın da, insanların yüreklerine girdin? Sevgi mi ektin, hoşgörü mü ne gibi güzellikler bıraktın gönüllerde?
Behçet Aysan “Beyaz Bir Gemidir” adlı şiirinde beyaz
bir gemiye benzetir ölümü;
sen
bu şiiri okurken
ben
belki başka bir şehirde olurum
kötü
geçen bir güzü
ve
umutsuz bir aşkı anlatan
rüzgarla
savrulan
kağıt
parçalarına
yazılmış
dağıtılmamış
bildiriler
gibi
uzun
bir yolculuğa hazırlanan
yalnız
bir yolculuğa.
çünkü beyaz bir gemidir ölüm
siyah
denizlerin hep
çağırdığı
batık bir gemi
sönmüş yıldızlar gibidir
yitik
adreslere benzer
ölüm
yanık otlar gibi.
Sen
bu şiiri okurken
ben
belki başka bir şehirde
ölürüm.
Şemsettin ÖZKAN
16.06.2021 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-leblebitozu.com