ŞİMDİKİ KÖLELER TAKSİTLİ YAŞAYIP BORÇLU ÖLÜYORLAR

(Toplumsal İlişkiler 1535)

مَٓا اَفَٓاءَ اللّٰهُ عَلٰى رَسُولِهٖ مِنْ اَهْلِ الْقُرٰى فَلِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاكٖينِ وَابْنِ السَّبٖيلِۙ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْاَغْنِيَٓاءِ مِنْكُمْ وَمَٓا اٰتٰيكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهٰيكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُواۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَ اِنَّ اللّٰهَ شَدٖيدُ الْعِقَابِۘ 
“Allah’ın o (fethedilen bölge ve) şehir halkının (malından) Resulüne verdiği fey (ganimet malları); Allah’a, Resul’e, (Adil devlet ve hükümet bütçesine ve Elçiye) yakın akrabalığı olanlara (Ehl-i Beyt’e), yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir. Öyle ki (bu mallar ve servet) sizden sadece zengin olanlar arasında dönüp-dolaşan bir devlet (bir etkili nimet) olmasın. Peygamber size ne verirse artık onu alın, sizi neden sakındırırsa artık ondan da uzaklaşın ve Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah’ın, cezası (ikâbı) pek şiddetlidir.” (Haşr/7)

İslam’ın öngördüğü ekonomik düzen ne kapitalizmdir ne de kominizmdir. İslam asla tefeciliği, faizi, adaletsizliği, yetime ve fakire hor bakmayı, onları tahkir etmeyi istemez. İstemeyi bırakınız, bunları kökten yasaklar.

        Emeğe saygı gösterir. Üretim araçlarının devleti yöneten ve bazı kayırılan tabakanın elinde dönmesini, herkese eşitlik derken halkın çoğunun altta kalmasını ama yukarıdakilerin zenginlik içinde yüzmesini hiç istemez. Mal ve servetin sadece zenginler arasında dönüp dolaşmasına engel olur. Bu yönde tedbirler alır. Zekatı mutlaka vermeyi farz mecbur kılarak,  sadaka vermeyi teşvik ederek, faizi tefeciliği yasaklayarak. Adil olunmasını, işin ehline verilmesini isteyerek. 

        Ali Şeriati’nin; “şimdiki köleler taksitli yaşayıp borçlu ölüyorlar” sözü, tam da günümüz insanının, vahşi kapitalizmin pençesinde can çekişen halini anlatıyor. İnsanlara bir yandan sınırsızca tüketmeleri yönünde reklam ve telkinler yapılıyor, bir yandan da, yeter ki kafalarından geçirdikleri şeyi almaya kalksınlar önlerine bilmem kaç ay taksit seçeneği sunuluyor.

        Açlık sınırının 20 bini çoktan geçtiği, fakirlik sınırının 50-60 binlere dayandığı şu zamanda akıllı telefonlardan, bu insanların ilgilendikleri şeye göre telefonuna, alması yönünde reklamların geldiğini düşünürseniz, bu özendirmelerin sonunun, tüketim çılgınlığına dönüşmesi kaçınılmazdır. Nasıl mı, taksitli yaşayıp borçlu ölerek, insanlar modern köleler yapılarak. 

Şemsettin ÖZKAN
08.09.2024 KONYA

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.