(Toplumsal İlişkiler 1140)
وَفَدَيْنَاهُ بِذِبْحٍ عَظٖيمٍ
“Biz de, İsmail’in kurtuluş fidyesi olarak İbrahim’e büyük bir kurbanlık koçverdik. İşte o günden beri müminler, Allah yolunda her şeylerini seve seve fedâ etmeye hazır olduklarını göstermek üzere, kurban bayramında kurban keser, böylece ataları İbrahim’in izinden gittiklerini gösterirler.” (Saffat/107)
Maşuk ya da Sevgili… İşte her ne derseniz deyin. Uğruna herşeyin feda edildiği en değerli yüce varlık. İnsan O’nun için herşeyden vazgeçmeyecek de başka kimin için vazgeçecek? Elbette ki Sevgili’nin uğruna kendini feda edecek.
Hz. Mevlana; “Sevgili’nin aşkına aklı kurban et! Sevgili varken akılların hepsi öte taraflardan gelmiş bir yüktür” derken verdiği mesaj da, Sevgili için akıl yürütmenin de bir o kadar anlamsız olduğunu anlatır bize. Akıl tutulması yaşamıyorsan, “sakın bana aşktan söz etme,” demeye getirir sözü. Aşk öyle mantık yürütmeye gelmez.
İblis mantık yürüttü de ne oldu Sevgili’nin karşısında? Helâk olmadı mı? Melûn olmadı mı? Sevgili’ye teslim olmadı da ne oldu? Herşeyi berbat etti. Bütün bu olanlar onun aşksızlığı yüzünden oldu. Akıl yürüttü ama aşkı hiçbir zaman gündemine almadı. Aşk olmayınca da meşk olmadı işte. Sevgili varken akıl yürütmek bir züldür âşıklara.
Kurban yani Sevgili’ye yakınlaşmak. Nasıl yakınlaşacaksın? En sevdiğin şeyleri O’nun için feda ederek. Kurban edeceksin herşeyini O’nun yoluna. Hele hele akıl hiç yürütmeyeceksin, mukayese yapmayacaksın. Sevgili varken akıl çalıştırmaya kalkmak ötelerden gelmiş insana yüklenen ağır bir yükten başka bir şey değildir.
Şemsettin ÖZKAN
10.08.2023 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4- Mesnevi, c.4 beyit no:1420