(Toplumsal İlişkiler 1348)
اِنَّ الْمُتَّقٖينَ فٖي جَنَّاتٍ وَنَهَرٍۙ
“Allah’a sığınıp, emirlerine yapışarak günahlardan arınıp azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü’minler Cennetlerde, aydınlık içinde ve ırmak kenarlarındadır.” (Kamer/54)
Üstad Sakarya Türküsü adlı şiirinde;
“Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir” derken, insanın
Hak ve batıl mücadelesinde, nereye konuşlanacağı konusunda hepey fazla bilgi verir.
Hz. Mevlana da;“nefsine uyup da sûrete aldanma! İblisin bile mâşallah dediği kullar var. Seveceksen sev, vefâ nedir, takvâ nedir bileni. İçinde Cennet saklayan virane kullar var” derken dikkatlerimizi celbettiği husus da budur zaten. Yolunu çiz, doğrudan yana mısın? Yoksa eğriden yana mı? Sözlükte can, ruh, kan, dem, ceset gibi anlamlara gelir. Kuran’da nefis öncelikle tek tek bireyin kimliği, kendisi, ene’si anlamında kullanılır: “O gün her nefis hayırdan işlediğini hazır bulur.” (Al-i imran/30) Nefs; içimizdeki bütün kötü isteklerdir, süflî arzulara duyulan meyildir. İnsanı Allah’tan uzaklaştıran bütün şeytânî hisler, nefsten ibârettir. Dünya, yaratıldığı günden beri kulların kulluk değerinin tespit edildiği bir imtihan dershânesidir. Bu sebeple insanoğlu hem kötülüklerle donatılmıştır hem de iyiliklerle… Yine bu sebepledir ki nefsi tezkiye ve kalbi tasfiye, yâni tasavvufî eğitim şarttır. Sevilecek cennet gülleri içinde dürüstlük barındıran, ehli takva sahibi Allah’ın virane gariban kullarıdır. Bunları bulup açığa çıkartmalıdır. Bunlara gönül vermelidir ve bunlar sevilmelidir en çok da.
Şemsettin ÖZKAN
05.03.2024 ANKARA
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com