İYİ VE GÜZEL OLAN ŞEYLERİ SEVMEZLER KISKANIRLAR KENDİLERİ İYİ VE GÜZEL OLAMADIKLARI İÇİN İYİ VE GÜZEL OLAN HER ŞEYİ YOK EDERLER

(Toplumsal İlişkiler 760)

وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ
Ve kıskançlığının etkileri ortaya çıkmaya başladığı zaman, kıskancın şerrinden Allah’a sığınırım. Kin, haset, kıskançlık, çeke­memezlik gibi her türlü ahlâki zaaflara düşmekten ve böyle kimselerin şerrine uğramaktan O’na sığınırım.” (Felak/5)

Kıskançlık, hasetlik, fesatlık ya da çekememezlik her ne derseniz deyin çok ama çok kötü bir huydur. Sevgili Peygamberimizin ifadesiyle “ ateş nasıl odunu yakıp kül ediyorsa, haset de iyilikleri öylece yok eder.”

Haset dediğimiz şey, başkalarının imkanlarını, elde ettiği şeyleri kıskanma halidir. Maksim Gorki; “iyi ve güzel olan şeyleri sevmezler, kıskanırlar. Kendileri iyi ve güzel olamadıkları için iyi ve güzel olan her şeyi yok ederler” derken vurgulamaya çalıştığıdır. Başkalarında olan iyi güzel ne varsa o şeyleri fesatlıklarından kıskandıkları için, adeta tırnaklarını kemirir bu tip insanlar. Azılı bir düşman hüviyetine bürünüverirler. Sen de şaşırıp kalırsın ‘ne oldu buna böyle acaba?’ diye. Anlayamazsın bile yaptığı o tafraları.

Şu olay cennetlik insanların zerre miktarı hasetçi, fesatçı, kıskanç, çekememezlik denilen huylarının olmadığını anlatır. Hazret-i Enes’den (r.a) nakledilen bir hadisde şöyle anlatıyor: Resul-i Ekrem, “Şimdi içeri Cennetlik bir zat girecektir,” buyurdu. Az sonra, Ensardan, bir adam çıkageldi. Ertesi gün, Resul-i Ekrem yine önceki gibi söyledi. Yine aynı adam çıkageldi. Üçüncü gün de aynı şey oldu. Abdullah bin Amr, o adamın evinde birkaç gün misafir kaldıktan sonra şunları anlattı:
– Üç gece onunla kaldım. Gece kalkıp namaz kılmadı. Bizlerden fazla bir ibadet yapmadığı halde Cennetlik oluşunun sebebini anlayamadım. Adama dedim ki:
– Resulullah seni niçin övüyor?
– Hiç kimseye haset etmem.
– Şimdi anlaşıldı. Seni o dereceye ulaştıran budur. (İ. Ahmed)

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki insanların sağı yalan solu yalan. İçlerinden fışkıran hasetlikleri dışlarına vuruyor. Diyelim Edison elektriği bulmuş hala onun dedikodusunu yapıyorlar; “Neymiş efendim, her yer çok aydınlanmış. Neymiş elektriği bulmak için, bin kere deney yapmış ne lüzumu varmış bu kadar deney yapmaya. Artık yetermiş, canlarına tak etmiş.” işleri güçleri hasetlik, boşboğazlık. Boşboğazı ateşe atmışlar;

– Odun az,” diye bağırırmış.

Kıskançlarda iç huzuru yoktur. Aşırı streslidirler. Bir işe kolay kolay konsantre olamazlar. Toplumun huzurunu da bozarlar. Tam bir yalan makinesi olmaları içten bile değildir. Kitleleri kolayca manipüle edebilirler. Medyada yalan haberlerin tetikleyicisi de bunlardır. Hiçbir şeyi beğenmezler. Her şeye kulp takabilirler hatta yumurtaya bile.

Şemsettin ÖZKAN

25.07.2022 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-forumduasi.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.