(Toplumsal İlişkiler 442)
وَلَا تَحْسَبَنَّ الَّذٖينَ قُتِلُوا فٖي سَبٖيلِ اللّٰهِ اَمْوَاتاًؕ بَلْ اَحْيَٓاءٌ عِنْدَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَۙ
“Sakın Allah yolunda öldürülmüş olanları ölü sanma, hayır onlar (sonsuz bir)
hayattadırlar ve Rableri yanında yaşayıp rızıklanırlar. (Onlar böyle kutlu ve mutlu bir ortamdadır.)
”
(Al-i imran/169)
Sözleri Necati Şentürk’e ait ve muhteşem yorumuyla sevgili Mehmet Emin Ay’ın seslendirdiği muhteşem eserde Hz. Hüseyin efendimizin Kerbela’da şehit edilişi konu edinilir:
Bugün yine on muharrem ruy-i zemin Kerbela
Mahşere dek yanar gönül haşre dek kanar yara
Damlar Hüseyin’in kanı yüreğimden dem be dem
Hüseyin’in salasıdır duyduğum her bir sala
Geliniz
aşura gününde Kerbela’da neler oldu anlamaya çalışalım. Son
Peygamber Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ve ehlibeytten
72 kişinin şehit düştüğü “Kerbela olayı”, İslam
dünyasında asırlardır, Müslümanların süren hüznü olarak yer
tutuyor.
Irak’ın Kufe kenti yakınlarındaki Kerbela
Çölü’nde hicri takvime göre 10 Muharrem 61’de (10 Ekim 680) Emevi
Devleti’nin ilk halifesi Muaviye bin Ebu Süfyan’ın ölümünden
sonra yerine geçen oğlu, Emevilerin 2’nci Halifesi Yezid bin
Muaviye’nin, Hazreti Hüseyin’in kendisine biat etmesini istemesi
nedeniyle yaşanan üzücü hadiseler, Hazreti Muhammed’i ve onun
ehlibeytini seven müminleri derinden yaraladı.
Uzun
süren siyasi mücadeleler sonucu miladi takvime göre 661’de
halifelik makamını ele geçiren Muaviye, Hazreti Hasan’ın
şehadetinden sonra “halifelik” makamının saltanata
dönüştürülmesi adına oğlu Yezid için halktan biat almaya
başladı. Fakat Hazreti Hüseyin bu durumu kabullenmedi.
Muaviye’nin 680’de ölümünden sonra yerine geçen oğlu Yezid, ilk
iş olarak Hazreti Hüseyin’in biatını almak istedi. Hazreti
Hüseyin biat ettirilmesine yönelik baskılar artınca durumun
kötüye gideceğini anlayarak, aile fertleriyle mayıs 680’de
Mekke’ye doğru hareket etti.
Mekke’ye gelen Kufeliler
ise Hazreti Hüseyin’i şehirlerine davet ederek, Emevilere karşı
birlik oluşturmayı teklif etti. Hazreti Hüseyin daha önce hem
babası Hazreti Ali’ye hem de ağabeyi Hazreti Hasan’a karşı
ihanetlerine şahit olduğu Kufelilerin samimiyetlerini anlamak için
amcasının oğlu Müslim bin Akil’i Kufe’ye gönderdi.
Kufe’de 18 bin kişi, Müslim’in önünde Hazreti Hüseyin’e biat
etti. Ancak daha sonra Kufeliler ihanet ederek, Emevilerin Müslim’i
öldürmesine göz yumdu. Son gelişmelerden haberdar olamayan
Hazreti Hüseyin, aile fertleriyle Kufe’ye doğru yola çıktı.
Hazreti Hüseyin yolda Müslim’in başına gelenleri haber aldı.
Fakat Müslim’in oğullarının, babalarının intikamını almak
istediklerini söylemesi üzerine yoluna devam etti. Kufe Valisi
Ubeydullah bin Ziyad’ın bin askerle gönderdiği Hürr bin Yezid,
kafilenin yola devam etmesine izin vermeyerek, Hazreti Hüseyin’e
validen yeni emir gelinceye kadar Kufe ile Medine arasında bir yol
takip etmesini söyledi.
Bunun üzerine Fırat Nehri
kenarındaki Kerbela Çölü’ne önce Hazreti Hüseyin, sonra Ömer
bin Sa’d ulaştı. Kufe Valisi Ubeydullah, Ömer’e, Hazreti
Hüseyin’den Yezid adına biat almasını, aksi halde suyla
bağlantısının kesilmesini emretti.
Biat teklifini
kabul etmeyen Hazreti Hüseyin ve yanındakiler, zulme boyun eğmemek
için Allah yolunda ölme kararı aldı. Hazreti Hüseyin ile
beraberindeki 32 atlı ve 40 piyade, bölgede kurulan çadırda savaş
hazırlıklarını tamamladı.
Daha sonra Hazreti
Hüseyin ve beraberindekiler ile Yezid taraftarları, Kerbela’da
karşı karşıya geldi. Ordusunun isyanından çekinen Ömer bin
Sa’d, bizzat ilk oku atınca savaş başladı. Savaş meydanında
Hazreti Hüseyin tarafından çok kişi öldü, geriye ehlibeytten
başka kimse kalmadı.Babası Hazreti Hüseyin’den izin alarak
çadırından savaş alanına çıkan 19 yaşındaki Ali el-Ekber,
Kufeliler tarafından mızrak ve kılıç darbeleriyle şehit edildi.
Kufeliler, Hazreti Hüseyin’in diğer çocukları Cafer ve Abdullah’ı
da şehit etti.
Kufeliler teke tek mücadele
edemedi.Kahramanca savaşan ve karşısına çıkan herkesi mağlup
eden Hazreti Hüseyin ile teke tek mücadele etme cesaretine sahip
olmayan Kufeliler, hep birlikte onun üzerine saldırdı.
Aldığı ok ve mızrak darbeleriyle atından yere düşen Hazreti
Hüseyin’in başı kesilerek, bedeni atların ayakları altında
ezildi. Hazreti Hüseyin ve beraberindekilerin kesik başları
Yezid’e gönderildi, cenazeleri ise Beni Esed mensubu El-Gadiriye
köylülerince Hair denilen yerde toprağa verildi.
“En büyük cihad zalimin karşısına geçip ‘sen haksızsın’ demektir” diyen Hz. Hüseyin efendimiz, kendinden sonrakilere de pratikte tam bir eylem insanı nasıl olur, şehadetiyle tüm nesillere ve çağlara gösterdiği günden beri, her gün aşura, her yer Kerbela, ey Hüseyni can… Ey Hüseyni can… Allah rahmet etsin, seyyidü-ş şüheda…
Şemsettin ÖZKAN
23.08.2021 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-hurriyet.com