SEVMEK DE YORULUR

(Toplumsal İlişkiler 613)


وَلَقَدْ خَلَقْنَا السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا فٖي سِتَّةِ اَيَّامٍࣗ وَمَا مَسَّنَا مِنْ لُغُوبٍ
Gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri altı günde yaratan Biziz ve Yahudilerin iddia ettiği gibi herhangi bir yorgunluk duymuş 
veya evreni yarattıktan sonra bir kenara çekilip mahlukâtı kendi kaderiyle baş başa bırakmış değiliz. Aksine, kâinâtın mutlak hâkimi olarak her an Egemenlik Tahtında oturmaktayız!” (Kaf/38)

Sevmek ve yorulmak. Yüreğimin tam orta yerinde büyük bir yorgunluk var. İnsan en çok da kendinden yorulurmuş. İşte benimkisi de tam olarak o işte. İnsanı en çok da en sevdikleri yorarmış. Sevmeler de yorulurmuş be dostlar! Öyle diyor

Cahit Zarifoğlu; “sevmek de yorulur.”

Yorgunum dostlar yorgunum. Gerçekten çok sevmekten yorgunum. Sevginin yolunun bu kadar acılarla dolu olacağını nereden bilecektim ki? Bu kadar acıtacağını kalbimi lime lime tüketeceğini nasıl farkedecektim ki?

Sevmek yorulur mu? Elbette yorulan sensin demeye getiriyor şair. Biz yoruluyoruz sorun bizde. Yüce Yaratan sevgiyi yüz parça yaratmış birini mahlukatına yeryüzüne indirmiş. O sayede canlılar birbirini seviyor. Onun kıymetini bilenler biliyor. Birbirine şefkat ve merhametle bakıyor. Biz çok mu yozlaştık bu sevgisizlik ortamında acaba? Bu sevgi yorgunluğumuz neden çok ağır seyrediyor? Başımızı niye bu yorgunluktan bir türlü kaldıramıyoruz?

Yüce Allah sevgiyle özenle bezenle yaratıyor gökleri yeri ve ikisi arasındakileri. İstese hemen yaratamaz mı? Altı gün olmadan. Elbette yaratır. Ama yaratmasının içine sevgi katıyor. Çünkü yaratmak sevgi işidir. Ve hiç yorulmuyor. Habire O yeni bir iştedir, yaratmadadır. Yani sevmek eylemindedir.

Ha bu arada sevgili Cahit Zarifoğlu abimizin şiirini de bir zahmet okumanızı tavsiye ederim. Şiir şöyle başlıyor:

Bir adam bir kadın var içimde iyice anladım
Bana bunu sessizce anlatıyorlardı
Bir yerde onların yönlerinden
alımlı bir zarf katlanmıştı uzaktaki
bulvarların geceye vurdukları
çağırmasız kır günlerini zararsız akrepleri
uzunlamasına yaşayıp yatay bir çocukla kalkan
bir sürü alışkanlıklar taşıyan
insanlığımızı gülüşü yalnızlar çarşısında
çağrılmış gümüş seslerini aynadaki yüzlerin
başkası sevsin diye en seçkin yerine
bir şal gezdirirdi
İnsanlığımıza bir şey getirirdi yalnızlarla

…………………….

Şemsettin ÖZKAN

23.02.2022 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-antoloji.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.