(Toplumsal ilişkiler 1118)
اَيْنَ مَا تَكُونُوا يُدْرِكْكُمُ الْمَوْتُ وَلَوْ كُنْتُمْ فٖي بُرُوجٍ مُشَيَّدَةٍؕ وَاِنْ تُصِبْهُمْ حَسَنَةٌ يَقُولُوا هٰذِهٖ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۚ وَاِنْ تُصِبْهُمْ سَيِّئَةٌ يَقُولُوا هٰذِهٖ مِنْ عِنْدِكَؕ قُلْ كُلٌّ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِؕ فَمَا لِهٰٓؤُ۬لَٓاءِ الْقَوْمِ لَا يَكَادُونَ يَفْقَهُونَ حَدٖيثاً
“(Halbuki) Her nerede olursanız (olun), ölüm sizi bulur (ve dünyanızdan koparır); yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile (Azrail canınızı alır). Onlara bir iyilik (her türlü nimet ve fazilet) dokunsa: “Bu, Allah’tandır demeye
(başlarlar); onlara bir kötülük (musibet ve felaket) dokununca da: “Bu Sendendir” diyerek (ey Elçim, Seni suçlamaya çalışırlar). De ki: “(Bunların) Tümü Allah’tandır.” (Ama sizin de bu neticelerde; iradenizin, yani niyet ve gayretinizin elbette payı ve karşılığı vardır. Bunları açıklayan elçilerin gönderilişi de Mevlâ’nın lütfundandır.)
Fakat bu (sorumsuz) topluluğa ne oluyor ki, hiçbir sözü anlamaya yanaşmayıp (Kur’ani emirleri kavramaya) gayret etmemektedirler?” (Nisa/78)
Bu hayatta ölümden başkası yalan değerli dostlar! Belki de tanıştığımız en anlamlı hakikat bu.
Kim kaçabilir ki bu gerçekten? Edebiyatımızın yedi güzel adamından kıymetli şairlerimizden Erdem Bayazıt 1971’de yazdığı “kaybetmek” ve “bulmak” duyguları arasında örgülenen ve akabinde yeni bir dünyanın kapılarının aralandığı “Bulmak” şiiriyle ölüm temasını mısralarında çok güzel işler:
Bir an kayboldun gibi! yaşadım kıyameti
Yoruldun ama buldun ey kalbim emaneti
Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma
Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma
Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından
Göz çeşmem suya erdi sevda kaynaklarından
Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğinde
Yüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde
Bir ışık bir kelebek biraz çiçek biraz kuş
Yeni bir ülke yüzün ellerimde kaybolmuş
Soluğum bir kuş gibi uçuyor ellerine
Kapılıp gidiyorum saçının sellerine
Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar
Bir gülüşün içimde binlerce lamba yakar
Bir kurtuluştur o an çağrılsa senin adın
Sesin ne kadar sıcak sesin ne kadar yakın
Tabiat bir bembeyaz gelinlik giymiş gibi
Yüzüme kar yağıyor sanki elinmiş gibi
Sensiz geçen zamanı belli yaşamamışım
Sensizlik bir kuyuymuş onu aşamamışım
Bir yol buldum öteye geçerek gözlerinden
İşte yeni bir dünya peygamber sözlerinden
Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm.
Ölüyüz ama mezarda değiliz. Diriyiz ama hayatta değiliz. Bazı acılar sessiz sedasızdır ölüm gibi. Bazı tadlar da vardır ki velvelelidir, heyecan yüklüdür hayat gibi. Hz. Mevlana; “diyorlar ki korkar mısın ölmekten? İnsan hiç korkar mı yalan bir ömrün ardından tadacağı tek gerçekten” derken hayat ve ölüm arasındaki ince ayrıntıyı da fısıldar bize.
Şemsettin ÖZKAN
19.07.2023 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-antoloji.com
5-suskunduvar.com
Allahım imandan Kuran dan ayırmasın son nefesimizde.Amin