(Toplumsal İlişkiler 1160)
يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا يَحِلُّ لَكُمْ اَنْ تَرِثُوا النِّسَٓاءَ كَرْهاًؕ وَلَا تَعْضُلُوهُنَّ لِتَذْهَبُوا بِبَعْضِ مَٓا اٰتَيْتُمُوهُنَّ اِلَّٓا اَنْ يَأْتٖينَ بِفَاحِشَةٍ مُبَيِّنَةٍۚ وَعَاشِرُوهُنَّ بِالْمَعْرُوفِۚ فَاِنْ كَرِهْتُمُوهُنَّ فَعَسٰٓى اَنْ تَكْرَهُوا شَيْـٔاً وَيَجْعَلَ اللّٰهُ فٖيهِ خَيْراً كَثٖيراً
“Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmaya kalkışmanız
(sizden boşanmak istediği halde, sadece malından yararlanmak için yanınızda tutmanız veya cahiliye alışkanlığıyla; ölen yakınlarınızın dul kalan hanımlarını “miras malı” sayıp, keyfinizce tasarruf etmeye çalışmanız) helâl değildir. Apaçık (şahitli ispatlı olarak) ’çirkin bir hayâsızlık’ yapmadıkları sürece, onlara verdiklerinizin
(mehirlerinizin ve hediyelerinizin) bir kısmını giderip (geri almanız) için, onlara baskı yapmanız da (helâl değildir). Onlarla güzellikle ve iyilikle geçinin. (Kadınlarla güzel geçinmeyi, kusurlarını hoş görmeyi ve onlara eziyet ve hakaret etmemeyi Kur’an istemektedir.) Şayet onların (bazı tavırlarından)
hoşlanmazsanız (ve huysuzluk yapıyorlarsa sabredin;) belki bir şey hoşunuza gitmeyebilir ama Allah onda birçok hayır takdir etmiştir (de siz farkına varmamışsınızdır).” (Nisa/19)
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v); “kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür” buyururken, bireysel ve toplumsal gelişimin ancak kadına değer verilerek ölçülebileceğini anlatır bize.
Şems-i Tebrizi’nin “kadın bilene nefes, bilmeyene nefs” sözü, şerefli insanların onlara değer verdiğinin, onlarla nefes alabildiğinin lakin kötü ve bayağı insanların ise onları hor ve hakir görerek onlara nefs muamelesi gösterdiğini anlatır.
Sevgili Peygamberimizin bize özel emri kadınlara iyi davranılmasıdır. Önemle bizden ister Nebi. Ana gibi değerli bir varlığa iyi davranılması, Allah’ın %100 emri olurken, kadınlara, eşlere iyi davranılması da Peygamberimizin bizden istediği ve tavsiyeleri sünneti seniyyesi oluyor:
“Kadınların haklarını yerine getirme husûsunda Allâh’tan korkunuz! Zîrâ siz onları Allâh’ın bir emâneti olarak aldınız.”
“Sizin en hayırlınız, ehline (eşine ve çocuklarına) en hayırlı olanınızdır. Ve ben de ehline karşı en hayırlı olanınızım.”
“Mü’minlerin îmân bakımından en olgunu ve en hayırlısı, hanımına karşı en hayırlı olanıdır.”
“Ey insanlar! Kadınlar hakkında Allâh’dan korkunuz! Sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız vardır.”
“Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onları dövmeyin, onlara çirkin demeyin, fenâ söz söylemeyin!”
“Kadınlarınızla iyi geçinin; eğer onlardan hoşlanmadı iseniz bile!..Olabilir ki bir şey, sizin hoşunuza gitmez de, Allâh onda bir çok hayır takdîr etmiş bulunur.”
“Kadınlar hakkında birbirinize hayır tavsiye ediniz!”
“Mü’min bir erkek, mü’min bir kadına kızıp darılmasın! Eğer onun bir huyundan hoşlanmazsa, öbüründen memnûn olabilir.”
“Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir.”
“Sizin hayırlınız, eşine hayırlı olandır. Ben de eşime karşı sizin en hayırlınızın. Kadınlara ancak iyi insanlar iyi davranır; onlara karşı ancak kötü kişiler, ihanet eder.”
“Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.”
“Hanımını döven, Allah’a ve Resûlüne asi olur. Kıyamette onun hasmı ben olurum.”
Şemsettin ÖZKAN
30.08.2023 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-acigol.gov.tr