(Toplumsal ilişkiler 1217)
اَيْنَ مَا تَكُونُوا يُدْرِكْكُمُ الْمَوْتُ وَلَوْ كُنْتُمْ فٖي بُرُوجٍ مُشَيَّدَةٍؕ وَاِنْ تُصِبْهُمْ
حَسَنَةٌ يَقُولُوا هٰذِهٖ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۚ وَاِنْ تُصِبْهُمْ سَيِّئَةٌ يَقُولُوا هٰذِهٖ مِنْ عِنْدِكَؕ قُلْ كُلٌّ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِؕ فَمَا لِهٰٓؤُ۬لَٓاءِ الْقَوْمِ لَا يَكَادُونَ يَفْقَهُونَ حَدٖيثاً
“(Halbuki) Her nerede olursanız (olun), ölüm sizi bulur (ve dünyanızdan koparır); yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile (Azrail canınızı alır). Onlara (gafil ve hain olanlara) bir iyilik (her türlü nimet ve fazilet) dokunsa: “Bu, Allah’tandır” demeye (başlarlar); onlara bir kötülük (musibet ve felaket) dokununca da: “Bu Sendendir” (Senin yüzündendir)
diyerek (ey Elçim, Seni suçlamaya çalışırlar). De ki: “(Bunların)
Tümü Allah’tandır.” (Ama sizin de bu neticelerde; iradenizin, yani niyet ve gayretinizin elbette payı ve karşılığı vardır. Bunları açıklayan elçilerin gönderilişi de Mevlâ’nın lütfundandır.) Fakat bu (sorumsuz) topluluğa ne oluyor ki, hiçbir sözü anlamaya yanaşmayıp (Kur’ani emirleri kavramaya) gayret etmemektedirler?” (Nisa/78)
Can Yücel’in; “vakti gelince gitmenin adıdır günbatımı. Ömürden, gönülden, günden…” sözü ölümü, sevgiliden ayrılmayı, bırakıp gitmeyi ya da bir günün çekip gitmesini ne de güzel anlatır öyle.
Akşam olunca dağların ardından batıp giden güneş de bir sonbahar gibidir. Sözleri Tarık Torun’a ait olan şu dörtlük sonbaharı tam yüreğinden yakalar:
Sonbahar dağların tepesinden batacak güneşe benzer
Artık vakit çok dar, yaşlanmış göçüp gidecek eşe benzer
Hayali geç kalmış, asla gerçekleşmeyecek düşe benzer
İnsan hayalleriyle koşarken yarım kalmış işe benzer.
Nihat Yücel Rubai Günbatımı şiirinde kaçıp gitmekten bahseder. Hakk’a yürümekten söz eder ve bir günün sonunda güneş batarken;
Tanrım kişiler kaçırdı dünya tadını
Sonsuzluğa dizginlesem artık atımı
Nefret-kötülük-kin düşünen insanlardan
Kaçsam bırakıp alemi bir gün batımı.
Konya mahreçli 2019 “Ben Gelirsem” şiirimde de aynı tema işlenir. Günbatımı ölümüne sevdiğine son anda sanki kelime-i şehadet getirerek kavuşmuş lakin bu dünyadan da ayrılmış bir aşık portresi çizilir:
Aşk demem için,
Ya al götür sendeki beni.
Ya getir bendeki seni.
Söz dudağa gelmeden,
Cemre gibi yüreğe düşer gelirim.
Ben gelirsem sana,
Bir akşamüstü gelirim.
Şehre silüetim düşer,
Uzak yollardan
Mesafeler düşer,
Ben gelirsem sana,
Bir akşamüstü gelirim.
Sevdalı trenler geçer,
Bu şehirden.
Gölgem denizlere düşer,
Martılar beni muştular,
Mor dağlara karanlık düşer,
Güneş ( ben olup) batarken,
Kara topraklara,
Bir beden düşer.
Şemsettin ÖZKAN
26.10.2023 KONYA
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-antoloji.com