(Toplumsal İlişkiler 1937)

قُلْ مَا يَعْبَؤُ۬ا بِكُمْ رَبّٖي لَوْلَا دُعَٓاؤُ۬كُمْ فَقَدْ كَذَّبْتُمْ فَسَوْفَ يَكُونُ لِزَاماً
“(Ey Muhammed!) De ki: “Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin! Siz yalanladınız. Öyle ise azap yakanızı bırakmayacak.” (Furkan/77)
Dua; insanın tüm içtenliğiyle Rabb’ine yönelmesi, isteklerini ona iletmesi, ondan yardım dilemesi ve ona güvenmesidir. Dua insanın gizemli gücüdür. Bu gizemli güçle Yaradan’a inananlara, istediği mutlaka verilecektir.
Çağları aşan kitap “ benden isteyin cevap vereyim.” (Mü’min/60) “De ki, duanız (istemeniz) olmazsa Rabbim ne diye size değer versin?” (Furkan/77) mesajını verir bizlere. İnsanın yaratıcısıyla iletişim kurmasının en kestirme yolu dua değil mi?
Dua için, eğer eyleme dökülürse, insan diğer yaratıklardan beyin ve düşünce yapısıyla, fark yaratır desek, doğru demiş oluruz. Kozmik bilinçle dünyaya bakarsak, insanın beyin dalgaları, dünyayı idare eden en üstün bilgisayar donanımlarına, kat be kat fark atar. Yaratıcı dua ile beyin gücünün uyumlu birlikteliğine, nice kapılar açar.
Muhyiddin İbn-i Arabi; “dilden çıkan dualar, ses olarak maddeyi etkiler. Duaların seslerinin şekilleri vardır, canlı bir varlığa dönüşür ve yanımızda dolaşırlar” derken duanın capcanlı oluşunu ve maddeye olan etkisini anlatır. Yani sosyal medyada dua hakkında dan dinik konuşan, hiçbir etkisi olmadığı hakkında atıp tutan inançsızlara göndermelerde bulunur. Anlayacağınız kazın ayağı hiç de öyle değilmiş.
Newsweek’in anketine göre; insanların %72’si dua ederek. Düşünce Enerjisi Yaşam Alanımızı Belirliyor Kuantum fizikçisi Dr. John Hagel’in “Bedenimiz aslında düşüncelerimizin ürünüdür. Duygu ve düşüncelerimizin doğasının, bedenimize ait fiziksel oluşumunun onun yapısı ve işleyişi üzerinde ne derece etkili olduğunu tıp alanındaki uygulamalarda da görmeye başladık,” şeklindeki sözleri düşünce enerjisinin gücünü ifade ediyor.
Düşüncelerimizin biyolojimizi ya da yaşam alanımızı nasıl etkileyeceğine dair bir örnek verebiliriz. Örneğin placebolar; yani aslında hiçbir kimyasal etkisi olmayan, ama hastaya çok etkili bir ilaç olduğu inandırılarak verilen haplarda da, kişi iyileşmeyi beklediği için, bağışıklık sisteminin şaşırtıcı bir şekilde güçlendiği gözlenmiştir.
Burada, zihin gücünün iyileşmeye etkisi olabileceğini görüyoruz. Dr. Masaru Emoto’nun su kristalleri ile yaptığı araştırmalar sonucu ortaya şaşırtıcı bir bilgi çıkmıştı. Su çevresindeki her duygu ve enerjiyi kopyalıyordu. Dua edildikten sonraki kristaller mükemmel görünüme sahip oluyordu. Buradan çıkan sonuç da, %70’i su olan bedenimizin kullandığımız sözcüklerin titreşiminden etkilenebildiğidir.
Dua ile Beyin Dalgalarınız Kontrol Altında Doğal tıp, ayurveda ve sağlıklı yaşam gibi konularda çalışan Dr. Ender Saraç; Hürriyet gazetesine verdiği bir röportajda; “Zikir de meditasyon mantraları, reiki sembolleri gibi bir teknolojidir. Belli sesleri tekrar edip jeneratör gibi enerji üretirsiniz. Kuran’da geçen Allah’ın 99 isminden her biri, bir enerji köküdür.”
Dua etmenin bilimsel gücü üzerine yapılan tüm bu bilimsel çalışmalar, Dr. Alexis Carrel’in; “insanın üretebileceği en büyük enerji duadır,” sözüne katkı yapar mahiyettedir. Şunu unutmayalım sevgili dostlar! Duaların yerini, hayaller aldığından beri, zarardayız. Dualar tüm hayatımızı gökkuşağı gibi çepeçevre kuşatsın.
Şemsettin ÖZKAN
15.10.2025 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com