ATEŞ KARŞISINDA BOZULMAYAN ALTIN, ALTIN KARŞISINDA BOZULMAYAN KADIN, KADIN KARŞISINDA BOZULMAYAN ERKEK KALİTELİDİR

(Toplumsal İlişkiler 1341)

وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًؕ وَسَٓاءَ سَبٖيلاً
“Ve ister evli, ister bekar olun, evlilik dışı cinsel ilişkilerden uzak durun! Değil zina yapmak, zinaya yaklaşmayın bile! Toplumu eğiterek ve gerekirse caydırıcı cezalar vererek, gayri meşrû ilişkileri önleyin! Evliliği kolaylaştırarak gençleri buna özendirin. Böylece, zinaya götüren bütün yoları kapayın. Çünkü zina, sağlıklı bir toplumun temel yapıtaşı olan aile kurumunu yıkarak onu içten içe çökerten çok çirkin bir davranıştır, toplumun çözülüp dağılmasına yol açarak onu uçuruma sürükleyen pek çirkin bir yoldur!” (İsra/32)

Maksim Gorki’nin; “ateş karşısında bozulmayan altın, altın karşısında bozulmayan kadın, kadın karşısında bozulmayan erkek kalitelidir.” sözü ne kadar anlamlı değil mi? Bütün kurgu bozulmamak üzerine. Yani ahlaki bir duruş ve tavır sergilemek, o insanın kalitesini de ortaya koymuş oluyor.

        Altının kalitesi saflığındandır. Örneğin 24 ayar altın,18 ayar altından daha kalitelidir. Daha kaliteli olunca ne oluyor peki? Ateş karşısında daha dayanıklı oluyor. 18 lik altın 700derecede eriyorsa 24lük olan 1500derecede eriyor.

        Altın zenginliğin işareti olduğuna göre kadınların da altına olan zaafını göz önüne alırsak kadının kaliteli insanı bulmada zorluk derecesi ortadadır. Kadınların zayıf oldukları nokta, altın ver altını tak boynuna. Yan kayışları hemen salıverip kendinden geçebilirler. Hatta kendini hemen erkeğe teslim edenleri bile vardır içlerinde. Ama kaliteli bir kadın asla ödün vermez, kim ne kadar altın verirse versin veya vermesin. Karakter koyar ortaya.

       Ya erkeğe ne demeli? Onun da en büyük handikapı kadın değil midir? Kışkırtıcı, tahrik edici ve ısrarcı olan birinin karşısında onunda bozulmamak konusunda şansı hayli zor. Bu yüzden erkeğin kendini kontrol etmesinin yanısıra bir kadınla başbaşa kalmaması, gözünü muhafaza etmesi şarttır. Bu konuda kadınların hilesine düşmektense, zindan daha iyidir diyen, Hz. Yusuf Peygamber dahi Rabbi’nin burhanını görmeseydi kadına meyledecekti:  

“Andolsun ki kadın Yusuf’a iyice kancayı takmıştı. Eğer Rabbinin işaret ve ikazını görmeseydi, Yusuf’un da gönlü kadına kaymaya başlamıştı. Böylece biz kötülük ve fuhuşu ondan uzaklaştırmak için Yusuf’a doğru yolu gösterdik. Yusuf Rabbinin gösterdiği yoldan giderek duygularının esiri olmadı! Şüphesiz o doğruluk üzerine samimi insandı.” (Yusuf / 24)

Şemsettin ÖZKAN

27.02.2024 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir