YALNIZCA KÜLTÜRLÜ İNSANLAR ÖĞRENMEYİ SEVER CAHİLLER DERS VERMEYİ TERCİH EDER

(Toplumsal İlişkiler 1309)

وَفِي الْاَرْضِ اٰيَاتٌ لِلْمُوقِنٖينَۙ
وَفٖٓي اَنْفُسِكُمْؕ اَفَلَا تُبْصِرُونَ
“İnanmaya gönlü olanlar için, yeryüzünde Allah’ın varlığını, rab ve ilâh olarak birliğini, sonsuz ilim, kudret ve merhametini gözler önüne seren ve ilâhî adâletin mutlaka gerçekleşeceğine şehâdet eden nice işâretler, nice deliller vardır.” (Zariyat/20)
“Ve bizzat kendi iç dünyanızda… Hâlâ hakîkati görmeyecek misiniz?” (Zariyat/21)

Kültür (ekin), toplumların kendilerine özgü olan ve gelecek nesillere aktardıkları maddi veya manevi her şeydir. İnsana ilişkin bir kavram olarak kültür, tarih içerisinde yaratılan bir anlam ve önem sistemidir. (vikipedi)

            Kültür; tarihsel ve toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan her türlü değerlerle bunları kullanmada, sonraki kuşaklara iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların tümüdür.

            Kültürlü insanlar herkesten daha çabuk ve samimiyetle içinde bulunduğu milletin değerlerine sahip çıkıp intibak ederler. O değerleri etrafındakilere aktarırlar. Yalnız bu aktarma işini becerebilmeleri için kültürlenmeye çok açık olmaları bu yüzdendir. Sürekli bir araştırma ve kendilerini geliştirme içinde olurlar. Bu hal onların doğasında vardır. 

            Albert Camus; “yalnızca kültürlü insanlar öğrenmeyi sever, cahiller “ders” vermeyi tecih eder” derken, cahil ve aydın insan karşılaştırması yapar. Bu sözüyle adeta günümüz internet çağında her şeyi bildiğini zanneden sosyal medyada, orada burada ders vermeye çalışan zır cahillere seslenir. Bu tipler her şeyden tabiri caizse her  …tan anladıklarını sanırlar. Lakin kuru gürültü yapmaktan başka bir şey yapmadıklarının da farkında değillerdir. Habire yorum yaparlar, aklı sıra ders verirler. Habire konuşurlar, aklı sıra tartışmada muhatabını yenip ders verdiklerini sanırlar. Gerçekten hiçbir şey bilmediklerini de bilmezler. Açarlar ağızlarını yumarlar gözlerini. İşin garibi konuşulan konunun uzmanı da değillerdir. Ama onlar fenomen olmayı, ön plana çıkmayı, münazarada aşırı gitmeyi gaye edinmişlerdir.

            Bize düşen kültürlü insanlar gibi öğrenme yolunu seçmektir. Cahillerden yüz çevirmektir. Hakikati aramaktır. Gönlümüzü, yeryüzündeki bilhassa iç dünyamızdaki delillere açmaktır. Basiretle (gönül gözüyle) bakabilmektir. İşte bu öğrenmeye açık, kültürlü insanların yoludur.  

Şemsettin ÖZKAN

26.01.2024 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.