İNSANI YÜZÜNDEN DEĞİL HÜZNÜNDEN TANIRSIN

(Toplumsal İlişkiler 1143)

وَتَوَلّٰى عَنْهُمْ وَقَالَ يَٓا اَسَفٰى عَلٰى يُوسُفَ وَابْيَضَّتْ عَيْنَاهُ مِنَ الْحُزْنِ فَهُوَ كَظٖيمٌ
“Ve gözyaşlarıyla ıslanan yüzünü onlardan çevirip “Ah, Yûsuf’um!” diye inledi;öyle dayanılmaz acılarla sarsıldı ki, sonunda, hayatın bu acı gerçeğine üzüntüden gözlerine ak düştü, göremez hâle geldi. Artık kederini içine atıyor, acıdan yutkunup duruyordu.” (Yusuf/84)

Bazen ölürsün de bunu bir tek sen bilirsin ya hüzün de öyle bir şey işte. Hüznün varsa derdin de vardır mutlaka. Firavun efendinin derdi var mıydı? Yoktu. Hüznü de yoktu. Derdi hüznü olmayanın kıymet-i harbiyesi de yoktur.

            Ben insanları hüzünleriyle dertleriyle bilirim. Geri tarafı teferruattır. Hani zamane aşıklarını, bazen bir burukluk  kaplar ya içlerini, ya kendilerini o koskocaman şehirlerde fazla hissederler, ya da birini eksik. İşte o duygunun adıdır hüzün.   

             Uğur Işılak; “insanı yüzünden değil, hüznünden tanırsın” demekle yerden göğe haklıdır. Zira Kur’an gibi çağlarüstü bir kitap bile hüzünle nazil olmuşken, sevgili Peygamberimiz de onu hüzünlü bir ses tonuyla okumayı tavsiye ederken hüznü nasıl yok sayabilir ve günlük literatürümüzden çıkarabiliriz?

              Hüzün bağdaş kurup gönüllerimize hiç kalkmamalıdır. 1996 Konya mahreçli “Geçit Resmi” adlı şiirimde hüznü ölüm gerçeğiyle konu edinmiştim;

Gökler çullanıverir de yeryüzüne 
Nefesim çıkar iğne deliğinden
Bağdaş kuruverir de hüzün gönlüme
Ölüler geçit resmi yapar geceden.

Sonra ışık kaybolur da gözlerimden
Karanlıklar olur benim yoldaşım
Tabut yürür korkarım da ölümümden
Yağmurlarla ağlar musalla taşım.

Şemsettin ÖZKAN

13.08.2023 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-Şemsettin Özkan, Aşk Tutulması (Şiirler)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.