NEREYE GİTTİĞİNİ BİLMİYORSAN HANGİ YOLDAN GİTTİĞİNİN HİÇ BİR ÖNEMİ YOKTUR

(Toplumsal İlişkiler 1531)

اَلَٓا اِنَّهُمْ هُمُ الْمُفْسِدُونَ وَلٰكِنْ لَا يَشْعُرُونَ 
“İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir fakat bunun farkında değiller. Çünkü ilâhî vahyin yol göstericiliğinden yüz çeviren bir toplumda, iyi-kötü, doğru-yanlış, güzel-çirkin, faydalı-zararlı gibi ölçülerin, insânî ve ahlâkî değer yargılarının yozlaşması kaçınılmazdır.” (Bakara/12)

Bir sosyal medya paylaşımında; “nereye gittiğini bilmiyorsan, hangi yoldan gittiğinin hiç bir önemi yoktur” denilmesi, bilinçlenmenin, bir şeyin farkında olmanın, ne denli mühim olduğunu ortaya koyar.

               Nedir bilinç ya da şuur? Genel olarak insanda farkındalığın, duygunun, algının ve bilginin merkezi olarak kabul edilen yetidir. Zihnin kendi içeriklerinin farkında olduğu, içebakış yoluyla bilinen duyumları, algıları, anıları ihtiva eden bölümüdür. (Vikipedi) 

             Bir bakıma görünmeyi değil, olmayı önceleyen bireyin davranışları desek doğru olur. “Müslümanlığın görünmek değil, olmak” olduğunun ısrarla altını çizen Aliya İzzetbegoviç de, Müslüman oluşuyla takdir edilmeyi bir madalya gibi göğsünde taşıyarak aramızda dolaşmak isteyenlerin, bize bir katkısının olmayacağını anlatır gibidir. Bu yüzden Müslümanlar Müslümanlıklarına sahip mi çıkacaklar, yoksa Müslümanlıklarının kullanılmasına göz mü yumacaklar sorusunu, akla getirir ve Müslümanları görüntüye önem vermekten çok, Müslüman olmaya çağırır. Nereye gittiklerini iyi bilmeden hangi yoldan gittiklerinin hiç bir öneminin olmadığını anlatmaya çalışır bize. Yani şuurlu inanan olmaya, Müslüman olmaya. Yoksa cılık culuk (İslamcılık) oynamaya değil!   

           Olmakla ve görünmek arasında Mevlana’nın; “ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol”dediği gibi, tutarlılık olması gerekir, lakin esas sorun; insanın kendi değerlerini yaşamak yerine, başkalarının ölçüsüne göre yaşamasıdır. İnsanın başkalarının beğenisini alma yarışına girip kendisi olamaması çok acıdır. Çünkü başkaları için yaşamak kesin olarak insanı mutsuz yapar. İnsan futbol tabiriyle kendi oyununu oynamalıdır. Kısacası insan kendi olmalıdır. Gösteriş insanı bozar.

Şemsettin ÖZKAN
04.09.2024 KONYA

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-suskunduvar.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.