KARINCAYI BİLE İNCİTMEM DEME BİLE’DEN İNCİNİR KARINCA SÖZ SÖYLEMEK İRFAN İSTER ANLAMAK İNSAN

(Toplumsal İlişkiler 893)

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اجْتَنِبُوا كَثٖيراً مِنَ الظَّنِّؗ اِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ اِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا وَلَا يَغْتَبْ بَعْضُكُمْ بَعْضاًؕ اَيُحِبُّ اَحَدُكُمْ اَنْ يَأْكُلَ لَحْمَ اَخٖيهِ مَيْتاً فَكَرِهْتُمُوهُؕ وَاتَّقُوا اللّٰهَؕ اِنَّ اللّٰهَ تَـوَّابٌ رَحٖيمٌ
Ey iman edenler! Aşırı zandan kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır. Günah olan zan, asılsız tahminlere, evhamlara dayanarak insanları suçlamak veya cezalandırmaya kalkışmaktır. O hâlde, ne kadar çok zanla hareket ederseniz, yanılıp günaha girme ihtimaliniz de o derece artacaktır.Bir de, evleneceği kişinin durumunu araştırma veya büyük suçluları takip etme gibi meşrû bir sebebe dayanmadıkça, birbirinizin mahrem yönlerini araştırmayın ve olası bir haksızlığı engellemek amacıyla evlilik, iş ortaklığı ve benzeri konularda taraflara önbilgi vererek uyarma veya şâhitlik yapma durumu hariç, lüzumsuz yere insanların kusurlarını sayıp dökerek
birbirinizi arkadan çekiştirmeyin. Hiçbiriniz, bir başkasının arkasından onun hoşlanmayacağı sözler söylemesin. İçinizden hanginiz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır? İşte bundan tiksindiniz değil mi? Oysa gıybet, bundan daha tiksinti verici bir günahtır! Öyleyse, Allah’tan gelen ilkeleri çiğnememe konusunda son derece titiz ve dikkatli davranın, dürüst ve erdemlice bir hayat sürerek kötülüğün her çeşidinden sakının! Allah’ın rahmetinden de hiçbir zaman ümidinizi kesmeyin! Doğrusu Allah,
 içtenlikle yapılan bütün tövbeleri kabul edendir, çok ama çok merhametlidir.” (Hucurat/12)

Fuzuli üstadımız; “karıncayı bile incitmem deme! Bile’den incinir karınca! Söz söylemek irfan ister, Anlamak insan…”der. Hiçbir şeyi hafife almamak gerekir. İnsanlar kırılgan bir yapıya sahipler. Bu yüzden hiç umulmadık yerden kırılıveriyorlar. Bu yüzden konuşurken dikkatli olmak lazım.

Yıldırım Kerem Çambel “Herkes Kalbinin Ekmeğini Yer” adlı eserinde şöyle diyor:

Söz söylemek irfan ister, anlamak insan.’’ demişler. Konuşan kişi, gönlündeki marifet kadarını muhatabına aksettirebilir; dinleyen de kabiliyeti nispetince anlayabilir. Hiç gül koklamamış biri, gülü tüm incelikleriyle anlatamaz; koku almayan birisi de gül bahçesine girse, gül kokusundan zevk alamaz. Üstelik koku alamadığını görmezden gelip güle kabahat bulur. İnsanın doğasında var bu huy; kendisinde aramaya cesaret edemediği kusurları başkalarında çok çabuk buluyor. Kusursuz olsaydı kusur aramaya yeltenmezdi.”

Kimseyi küçümsemeyeceksin arkadaş! Küçümsemekle kendini küçültür, muhatabını yüceltirsin ancak. Gerçekler bize herşeyin incelikten, insanın ise kalınlıktan kırıldığını söylüyor.

Burada irfan kelimesi bilme, önsezi, anlama ve kültür gibi manalara gelse de, özellikle ilahiyat ve tasavvuf alanlarında 

bu kelimeye çok daha derin anlamlar yüklenmekte ve bu kelime üzerinden farklı çağrışımlar yapılmaktadır. Bu bağlamda incelendiğinde irfan, ilahi bir güç tarafından kişiye verilen bilgi ve önsezi anlamlarını da taşıyabilmektedir. Bu yüzden söz söylemek bir irfan işidir o sözü anlayabilen de insan…

Şemsettin ÖZKAN

05.12.2022 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-1000kitap.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir