(Toplumsal İlişkiler 1488)
اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذٖي خَلَقَۚ
“Ey insan! Yaratan Rabb’inin adıyla oku! Sana Rabb’in tarafından gönderilen ve bundan böyle ayet ayet, sûre sûre muhatap olacağın bu kitabı, onu güzelce anlamak, zihnine nakşetmek, hayatına yansıtmak ve başkalarına tebliğ etmek amacıyla oku fakat bâtıl değerler, sahte ilâhlar adına değil; onların rızası için, onların istediği doğrultuda değil; yalnızca Rabb’inin adıyla oku!” (Alak/1)
Din demek, toplumsal yaşam biçimi demektir. Emirler yüce Allah tarafından meleğin yeryüzünde seçilen Peygambere gönderilmesiyle iletilir ve yaşanır.
Gelin görün ki insanların ekseriyeti, bu öğretilere bigane kalmışlardır. Bir rivayete göre 124 bin Peygamber, bir rivayete göre de 224 bin Peygamber gelmiş, bunların hepsine insanlar karşı gelmiş, hatta yurtlarından sürülmüşlerdir. İşkence görüp testereyle kesilip, kuyuya atılanları bile olmuştur. Çektikleri eza ve cefanın biri bin eder. Kendi yakınları, eş ve dostları bile onların değerini bilememişlerdir.
Aamir Khan der ki; “İncil’in emri sev! Tevrat’ın emri yaşat! Kur’an’ın emri oku! Hristiyan sevmedi, Yahudi yaşatmadı, Müslüman okumuyor.” Haklı. Bu din mensuplarının çoğu maalesef emredilenin tersini yapıyor.
Önce İncil’den sevgiyle ilgili ayet örnekleri sunalım:
* İşte kalıcı olan üç şey vardır: İman, umut, sevgi. Bunların en üstünü de sevgidir.(1 Korintoslulara 13:13) * İsa ona şu karşılığı verdi: “‘Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla ve bütün aklınla seveceksin.’ İşte ilk ve en önemli buyruk budur. İlkine benzeyen ikinci buyruk da şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Kutsal Yasa’nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa dayanır.”(Matta 22:37-40)
* Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun. (Yuhanna 3:16)
* Her şeyden önce birbirinizi candan sevin. Çünkü sevgi birçok günahı örter. (1 Petrus’un 4:8)
* Sevginin ne olduğunu Mesih’in bizim için canını vermesinden anlıyoruz. Bizim de kardeşlerimiz için canımızı vermemiz gerekir. Dünya malına sahip olup da kardeşini ihtiyaç içinde gördüğü halde ondan şefkatini esirgeyen kişide Tanrı’nın sevgisi olabilir mi? Yavrularım, sözle ve dille değil, eylemle ve içtenlikle sevelim. (1 Yuhanna 3:16-18)
* Sevgili kardeşlerim, birbirimizi sevelim. Çünkü sevgi Tanrı’dandır. Seven herkes Tanrı’dan doğmuştur ve Tanrı’yı tanır. Sevmeyen kişi Tanrı’yı tanımaz. Çünkü Tanrı sevgidir.(1 Yuhanna 4:7, 8)
* Bütün Kutsal Yasa tek bir sözde özetlenmiştir: “Komşunu kendin gibi seveceksin.” (Galatyalılara 5:14)
* Beni seviyorsanız, buyruklarımı yerine getirirsiniz.(Yuhanna 14:15)
* Size doğrusunu söyleyeyim, bu en basit kardeşlerimden biri için yaptığınızı, benim için yapmış oldunuz. (Matta 25:40)İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın. Çünkü Kutsal Yasa’nın ve peygamberlerin söylediği budur.” (Matta 7:12)
* Birbirinize hoşgörülü davranın. Birinizin ötekinden bir şikâyeti varsa, Rab’bin sizi bağışladığı gibi, siz de birbirinizi bağışlayın. Bunların hepsinin üzerine yetkin birliğin bağı olan sevgiyi giyinin. (Koloselilere 3:13, 14)
* Her şeyi sevgiyle yapın. (1 Korintoslulara 16:14)
* Hiç kimsede, insanın, dostları uğruna canını vermesinden daha büyük bir sevgi yoktur. (Yuhanna 15:13)* Bizse seviyoruz, çünkü önce O bizi sevdi. (1 Yuhanna 4:19)
* Eminim ki, ne ölüm, ne yaşam, ne melekler, ne yönetimler, ne şimdiki ne gelecek zaman, ne güçler, ne yükseklik, ne derinlik, ne de yaratılmış başka bir şey bizi Rabbimiz Mesih İsa’da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya yetecektir. (Romalılara 8:38, 39)
* Size yeni bir buyruk veriyorum: Birbirinizi sevin. Sizi sevdiğim gibi siz de birbirinizi sevin. (Yuhanna 13:34)
* Kim buyruklarımı bilir ve yerine getirirse, işte beni seven odur. Beni seveni Babam da sevecektir. Ben de onu seveceğim ve kendimi ona göstereceğim.” Yahuda İskariot değil O’na, “Ya Rab, nasıl olur da kendini dünyaya göstermeyip bize göstereceksin?” diye sordu. İsa ona şu karşılığı verdi: “Beni seven sözüme uyar, Babam da onu sever. Biz de ona gelir, onunla birlikte yaşarız. Beni sevmeyen, sözlerime uymaz. İşittiğiniz söz benim değil, beni gönderen Baba’nındır.(Yuhanna 14:21-24)
* Sevginiz ikiyüzlü olmasın. Kötülükten tiksinin, iyiliğe bağlanın. (Romalılara 12:9)
* Sevgili kardeşlerim, Tanrı bizi bu kadar çok sevdiğine göre biz de birbirimizi sevmeye borçluyuz. (1 Yuhanna 4:11)
* “Tanrı’yı seven kardeşini de sevsin” diyen buyruğu Mesih’ten aldık. (1 Yuhanna 4:21)
Tevrat’ın emri de öldürme, yaşat iken Yahudi de yeryüzünü kana bulamaktan çekinmiyor. Maide Suresi 32. ayetindeki ifadenin Tevrat’ta olmayıp Yahudi din bilginlerinin kaleme aldıkları Talmud da (Mishnah Sanhedrin 4:5 ) olması ile ilgili Yahudi ve Hristiyanlar; “Talmud’da yazanlar din bilginlerinin tefsiridir, yani Tanrı sözü değildir, dolayısıyla Muhammed Talmud’u Tevrat ile karıştırmıştır.” diyorlar. İlgili Kur’an ayeti ve Talmud bölümü şöyle:
“Bundan dolayı İsrailoğullarına (Kitapta) şunu yazdık: Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır.” (Maide, 5/32)
“Tek bir kişiyi öldürenin tüm insan ırkını öldürmüş sayılacağını göstermek için tek olarak yaratıldın; oysa tek bir kişinin canını kurtaran, tüm insan ırkını kurtarmış sayılacaktır.” (Mishnah Sanhedrin 4:5)
Görüldüğü gibi Hristiyan sevgisiz, Yahudi katil ve Müslüman cahil davranışlar sergileyerek, yüce Yaratan’ın emirlerine muhalefet etmektedir. Bu durum maalesef dünyamızı yaşanılmaz hale getirmektedir.
Şemsettin ÖZKAN
23.07.2024 KONYA
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-wordproject.org
5-sorularlaislamiyet.com
Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun. (Yuhanna 3:16) İncil’de geçtiği söylenen bu cümledeki Tanrı’nın oğlu ibaresinde şirk (Allah’a ortak) koşma vardır. Hz. İsa’nın böyle bir ifade kullanması da mümkün değildir. Müslüman ihlas suresindeki “De ki: O Allah tekdir. Allah sameddir (herkes O’na muhtaç ama O kimseye muhtaç değildir. Doğmamış doğrulmamıştır da. Hiçbir şey O’nun dengi(benzeri) değildir.” ayetlerine inanır. Akıl ve mantık da böyle der.