BAZI İNSANLAR MATRUŞKA GİBİDİR TANIDIKÇA İÇİNDEN BAŞKA BİRİ ÇIKAR VE GİTTİKÇE KÜÇÜLÜRLER

(Toplumsal İlişkiler 1701)

فَاَمَّا عَادٌ فَاسْتَكْبَرُوا فِي الْاَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَقَالُوا مَنْ اَشَدُّ مِنَّا قُوَّةً اَوَلَمْ يَرَوْا اَنَّ اللّٰهَ الَّذٖي خَلَقَهُمْ هُوَ اَشَدُّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَكَانُوا بِاٰيَاتِنَا يَجْحَدُونَ 

“Ardından Ad kavmi, yeryüzünde haksız yere büyüklük taslamış ve: “Bizden daha kuvvetli kim var?” diye (şımarmaya başlamışlardı). Onlar, kendilerini yaratmış olan Allah’ın kendilerinden daha kuvvetli olduğunu görüp (anlamadılar mı?) Onlar; bile bile ayetlerimizle mücadele ediyorlardı. (Zaten bilmeden ve kendilerine tebliğ erişmeden yapılan inkâr, küfür sayılmamaktadır.)” (Fussilet/15)

Sözün kime ait olduğu yazmayan bir sosyal medya paylaşımında; “bazı insanlar matruşka gibidir tanıdıkça içinden başka biri çıkar ve gittikçe küçülürler” denilmesi, kibirlenmenin ne kadar kötü bir şey olduğuna vurgu yapmaktan başka bir şey değildir. Hava atmak, böbürlenmek zemmedilen bir davranıştır.

             Matruşka; Rus yapımı bir oyuncak bebek türüdür. Ahşap, el yapımı, ortası oyuk bebek figürünün içerisinde iç içe yerleştirilmiş, boyutları giderek küçülen çok sayıda bebekten oluşur. (Vikipedi)

             Burada matruşka sembolüyle, büyüklük taslayanlar kıyaslanmaktadır. Oyuncak matruşkalarda, her oyuncağın altına yine bir benzeri oyuncak yerleştirildiğinden, her seferinde küçülmesiyle, kibirlenenlerin de, tıpkı matruşkalar gibi küçüldüğü anlatılmaktadır.                                                                        

             Kibir ve gurur… İnsana neler yapmaz ki? İnsanı olmadık şekilde gereğinden fazla şişiren nedir? Kurum kurum kurulmasına, böbürlenmesine, havalanmasına, insanlara tepeden bakmaya neden olan şey ne ola ki?                                 

             Hz. Mevlana; “insanı ateş değil kendi kibri yakar. Herkeste kusur görür kendisine kör bakar. Neye nasıl bakarsan o da sana öyle bakar” derken insanın bizatihi kendisine vereceği zararı çok güzel izah eder.                                                                                 

            “Kibir ve gururda haddi aşanı Allah yerden yere çarpar” buyururken Hz. Ömer (r.a) yüce Yaratan’ın kibirle hareket edenleri alçaltacağına, alçak gönüllülükle hareket edenleri de yücelteceğine işaret eder.                                                                                      

            Hz. Mevlana; “kendini büyük görme! Bugün ayağının altında biten ot, yarın mezarının üstünde bitecek” derken, kibirli davranış sergileyenleri; “yapmayın, etmeyin” diye adeta uyarır. Aslında kimseye gururla bakılmamalı, zira herkes kendine göre görkemli değil midir?

            Küçük olanları ne diye hor görürsün? Nihayetinde dağlar da, çakıllardan teşekkül etmedi mi? “Kibir ve gururla tahsil olunan ilimde kurtuluş olmadığını” söyler, İmam Şafi hazretleri. Zira ilim önce kendini bilme işidir. Kibre kapılan bir ilim adamı kendinin çok şey bildiğini zanneder. Halbuki katedeceği daha çok mesafeler vardır. İlmin başı la edri, yani “ben birşey bilmi- yorum” şuuruna ermektir.

Şemsettin ÖZKAN
21.02.2025 GÜZELYALI

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir