SENİ SEVİYORUM AMA BU BENDE KALACAK ÇÜNKÜ SEN DE DİĞERLERİ GİBİ SEVGİYİ ZİYAN EDİYORSUN

 (Toplumsal İlişkiler 1532)

وَقَالَ رَجُلٌ مُؤْمِنٌ مِنْ اٰلِ فِرْعَوْنَ يَكْتُمُ اٖيمَانَهُٓ اَتَقْتُلُونَ رَجُلاً اَنْ يَقُولَ رَبِّيَ اللّٰهُ وَقَدْ جَٓاءَكُمْ بِالْبَيِّنَاتِ مِنْ رَبِّكُمْ وَاِنْ يَكُ كَاذِباً فَعَلَيْهِ كَذِبُهُ وَاِنْ يَكُ صَادِقاً يُصِبْكُمْ بَعْضُ الَّذٖي يَعِدُكُمْ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدٖي مَنْ هُوَ مُسْرِفٌ كَذَّابٌ 
“Firavun’un aile çevresinden (olup), imanını gizleyen bir mü’min şöyle demişti: “Siz, benim Rabbim Allah’tır diyen bir adamı (haksız yere) öldürmeye mi kalkışıyorsunuz? Oysa o, size Rabbinizden apaçık belgelerle gelmiş bulunuyor. Eğer o (peygamberlik ve dini rehberlik) iddiasında yalancı ise, bu yalanın (bize zararı yok, sonunda ortaya çıkacak) ve kendi aleyhine olacaktır. Ama eğer doğru söylüyorsa (o durumda, inkâr ve itiraz ettiğinizden dolayı) size va’ad ettiği (musibet ve mahcubiyetlerin) bir kısmı (bile) size dokunacak olsa (sonunda pişman ve perişan hale geleceksiniz). Şüphesiz Allah, ölçüyü taşırıp haddini aşan, çokça yalan konuşan kimseyi hidayete eriştirmeyecektir.” (Mü’min/28)

Hayatta en nefret ettiğim şey ne olursa olsun bir şeyin israf edilmesidir. Buna haddi aşmak da diyebiliriz bir bakıma. Herşeyin azı karar çoğu zarar demiş atalarımız.

           İsrafın yemek, içmekten tutun da, sevgiyi de içine alan, geniş bir yelpazesi olduğunu biliyor musunuz? Turgut Uyar der ki; “seni seviyorum, ama bu bende kalacak. Sen de diğerleri gibi sevgiyi ziyan ediyorsun.” Demek ki insanoğlu, her şeyi abarttığı gibi sevgide de, haddi aşıyor, israf edebiliyormuş.

           İsraf etmemek lazım hayatı, zamanı, sevgiyi, saygıyı en çok da “iyi niyeti.” Çünkü insanlar en çok iyi niyetlerinden vuruluyor da ondan.  

           Kürk Mantolu Madonna’sının bir yerinde Sabahattin Ali, mutluluğu bile doya doya yaşamayıp, israf etmekten çok korktuğunu şöyle anlatır: “Bir gece için bu kadarı çoktu bile… Zaten küçüklüğümden beri saadeti israf etmekten korkar, bir kısmını ilerisi için saklamak isterdim.” 

          Öyle bir israf (savurganlık) anlayışı ki, saadet bile gıdım gıdım yaşanıyor. Anlayacağınız mutluluğun israfına geçit yok. İlerisi için mutluluk tasarrufu yapması çok güzel. Ama yazarın bu tutum ve davranışları mutluluk kıtlığına yol açabilir. Zaten zar zor buluyor insan saadeti. O halde neyin tasarrufunu yapacaksın? 

          Turgut Uyar’ın sevgiyi sadece kendinde bulması, sevdiği insanın, sevgiye gereği gibi değer verememesinden olmuş olabilir. Bir bakıma bu hallere düşmesi, Fuzuli’ye sorulan soruya verdiği cevap gibi olabilir. Fuzuli’ye sormuşlar;
“- Üstad sevmek mi üstün, sevilmek mi?”
“- Sevmek üstündür” deyince, sebebini soranlara;

“- Çünkü insan, sevildiğinden her zaman emin olamayabilir, ama sevdiğinden her zaman emin olur” demiş. 

Şemsettin ÖZKAN
05.09.2024 KONYA

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-1000kitap.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.