NİCE MUTLU YILLARA DEMEYECEĞİM ÇÜNKÜ DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK GÜNLER AYNI İNSANLAR AYNI YALANLAR AYNI DEKORLAR VE SAHNELER AYNI KANDIRILANLAR AYNI VE YİNE AYNI OLACAK SAHTE KAHKAHALAR SIRA DIŞI BÖĞÜRMELER İYİ KUSMALAR

(Toplumsal İlişkiler 1284)

لَهُ مُعَقِّبَاتٌ مِنْ بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهٖ يَحْفَظُونَهُ مِنْ اَمْرِ اللّٰهِؕ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُغَيِّرُ مَا بِقَوْمٍ حَتّٰى يُغَيِّرُوا مَا بِاَنْفُسِهِمْؕ وَاِذَٓا اَرَادَ اللّٰهُ بِقَوْمٍ سُٓوءاً فَلَا مَرَدَّ لَهُۚ وَمَا لَهُمْ مِنْ دُونِهٖ مِنْ وَالٍ
[Böyle biri sanıyor mu ki] kendisini önünden ve ardından izleyen  (ve) onu Allah her ne ki takdir etmişse ona karşı koruyup gözeten refakatçileri vardır. Gerçek şu ki, insanlar kendi iç dünyalarını değiştirmeden Allah onların durumunu değiştirmez; ve Allah insanlara [kendi kötülüklerinin bir sonucu olarak] bir felaket tattıracağı zaman hiçbir şey bunun önünde duramaz: çünkü onların, kendilerini O’na karşı koruyabilecek kimseleri yoktur.” (Rad/11)

Başlığımızda Charles Bukowski ne güzel özetlemiş değil mi? “Nice mutlu yıllara demeyeceğim. Çünkü değişen bir şey yok! Günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ve yine aynı olacak. Sahte kahkahalar, sıra dışı böğürmeler. İyi kusmalar…”

            Her yılbaşında tekrarlanan görüntüler işte. 2019 yılının 01 Ocağında dünyada yılbaşı kutlamalarında meydana gelen birtakım olaylar bakın gazetelere nasıl yansımış: Her yıl olduğu gibi bu yıl da yılbaşı kutlamaları türlü rezalet ve felaketlere sahne oldu. Hıristiyan dünyasının ekserisinde 25 Aralık’tan itibaren kutlanmaya başlanan Noel ve Yılbaşı partilerinde çeşit çeşit kepazelikler vuku buldu.

Batı medyası da rezilliklere alıştıklarını gösterdi 
Takriben bir hafta boyunca devam eden parti ve kutlamalarda yaşanan arbede, kavga, kusma ve sürünme vukuatına Batı medyası da alışmış olacak ki, haberleri zaman zaman onların da “eskiden olduğu gibi”, “her yıl olduğu üzere” manasında ifadelerle sunmaları dikkat çekti. Bunlardan biri olan İngiliz gazetesi Daily Mail’in haberlerinde bazen içip içip yerlere yığılmış Noel Babalar, bazen tartışma ve kavgadan çıkmış insanlar, bazen de yaşanan tatsız hadiselerin etkisiyle üstü başı dağılmış ağlayan yahut tutuklanan kadınlar görüldü. Tabi ki bu arada bıçaklama gibi kanlı hadiseler de vukua geldi. Polis Londra’daki bir ev partisinde yaşanan hadise üzerine gece çok sayıda adam ile eve operasyon düzenleyip tam 39 kişiyi tevkif etti.

Avustralya’da rezalet istatistik ve tecavüz!
İngiliz Guardian gazetesinin polis raporuna istinaden verdiği habere göre, Avustralya fecaat bir yılbaşı gecesi geçirdi. Gecenin en korkunç suçu, genç bir kıza tecavüz edilmesi olmakla birlikte rezaletler burada son bulmadı. Haberde Avustralya’nın güneydoğu eyaleti olan Victoria’da meydana gelenlere dair istatistiki bilgiler paylaşıldı. Buna göre Victoria ambulansları akşam 6 ile gece 3 arası tam 1.089 kere acil çağrısı aldılar.. İlk tespitlere göre 10 kadar saldırı hadisesi yaşanırken, 37 kişi kamusal alanda sarhoşluktan tutuklandı. Victoria eyaletinde tüm tutuklananlar sayısı ise 59’u buldu. Ayrıca bu eyalette polisin fark ettiğine göre gece boyunca 43 trafik suçu işlendi. Bunlara rağmen geçen yıl aynı eyalette sarhoşluktan tutuklanan sayısının 99 ve toplam tevkif edilen sayısının 288 olup sayıda azalma yaşanmasının üzerinde duruldu.

Rastgele atılan kurşunla öldü
Hafta boyu süren partiler sırasında yaşanan bir felaket ise Amerikan eyaleti Florida’nın Miami-Dade bölgesinde vuku buldu. Kübalı evli ve iki çocuk babası bir adam, ailesi ile noel kutlamaktaydı. Ancak kutlamalar sırasında sıkılan bir kör kurşun, 40 yaşındaki adamın göğsüne geldi. Kutlamalar hasebiyle çekilmekte olan bir video kaydında, masada oturan adamın vurulma anı da kayıtlara geçti. Adam hastaneye götürüp yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Polis hadiseyi araştırdığını ancak henüz hadisenin nasıl gerçekleştiğini bulamadığını açıkladı. Soruşturmayı yürüten dedektif Zubair Khan, birisi silahını temizlerken patlamış bir mermi de olabileceğini ve tüm olasılıklara baktıklarını söyledi. Arguelles adlı vurulup ölen adamın ikamet ettiği yere yakın oturan Leonel Cobas adlı komşuları da açıklamada bulundu. Bu bölge sakini, ilk defa rastgele kurşunlar sıkılmadığını, geçmiş 3-4 yılda kendi evine de böyle mermiler geldiğini ifade etti. Sözlerine devamla Cobas, “Korkmalısınız. Geceleyin dışarı çıkamazsınız zira vurulabilirsiniz” dedi. 

Ayı partide kadının kolunu yedi! Noel kutlamaları sırasında yaşanan en kanlı bir felaket ise Rusya’da vuku buldu. Rusya’nın Achinsk şehrinde içkinin su gibi aktığı bir yılbaşı eğlencesi tertip edildi. Vahşi iki ayı evi ziyaret edenler için eğlence maksadıyla kafes arkasında tutuluyordu. İçip içip eğlenme sırasında 53 yaşındaki bir kadın, kalkıp arkadaşlarına hayvanı nasıl beslediği konusunda böbürlenip yemek vermek üzere hamle yaptı. Lakin ayının kadına karşı hamlesi farklı oldu ve kadının bir kolunu kaptığı gibi kopardı. Bununla kalmayan ayı, kopardığı kolu yiyip midesine indirdi. Daily Mail’in haberine göre normalde insanlara saldıran ayılar vurulduğu halde bu ayı için cezanın tecili de gündeme geldi. Devlet avlanma müfettişi Vasily Vershkov, bahara kadar bekleyip saldıran ayı ve yoldaşının serbest bırakılması için yardımcı olacaklarını ve kimsenin onları öldürmeyeceğini açıkladı.

           Dünya da böyle de bizde farklı mı sanki? Buna benzer olaylar. Hele bir sosyal medya paylaşımında; “o kadar Müslümanız ki, yılbaşında kampanyalar ve indirimler yapılıyor, ama Ramazan gelince de her şeye zam geliyor” denmesine ne demeli?

           Bukowski, sadece yılbaşı rezaletlerini anlatmıyor. Yıl boyu insanların yalanları, talanları, hırsızlıkları, çalmaları, çırpmaları, soymaları, kandırmaları, koskoca dünyanın gözü önünde, masum ve günahsız çocukların hunharca katledilmeleri konusunda bitmek nedir bilmeyen, iyiye gitmeyen kötü alışkanlıklarımızla, bireysel ve toplumsal değişmeyenlerimizin aynı noktada birleşmesine isyan etmekle çok haklı. Hele 2024 yılına girerken hawai fişekler ve benzeri patlayıcı ses çıkaranlarla kutlama anlamına gelen sesler dünyanın mazlum coğrafyalarında başkalarının kabusu olabilir.

           Yukarıda geçen “…Gerçek şu ki, insanlar kendi iç dünyalarını değiştirmeden Allah onların durumunu değiştirmez; ve Allah insanlara [kendi kötülüklerinin bir sonucu olarak] bir felaket tattıracağı zaman hiçbir şey bunun önünde duramaz: çünkü onların, kendilerini O’na karşı koruyabilecek kimseleri yoktur” ayetinde geçen; “içlerinde olanı”  cümlesini Muhammed Esed şöyle açıklar;

          Bu ifadenin olumlu ve olumsuz olmak üzere iki anlamı vardır; yani, insanlar kendi nefislerini fesat ve yozlaşmaya terk etmedikçe Allah yardım ve esirgemesinden onları yoksun kılmaz; buna karşılık, yine Allah, bilerek isteyerek günah işleyen kimseler kendi içlerindeki eğriliği, olumsuz eğilimleri değiştirerek bunu hak etmedikçe, onlara rahmet ve inayetini nasip etmez. En geniş anlamıyla bu ifade, hem bireysel, hem de toplumsal hayata yön ve biçim veren; taşıyıcılarının ahlakî niteliklerine ve “iç dünyalarındaki” ruhî/manevî biçimlenmelere göre uygarlıkları yükselten ya da alçaltan ilahî sebep sonuç ilke ya da ilişkisini, yani, sünnetullâhı dile getirmektedir.

Şemsettin ÖZKAN

01.01.2024 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-yeniakit.com.tr (2019.01..01 tarihli haber)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.