YALANLARIMIZ ORTAYA ÇIKMADIKÇA HEPİMİZ DÜRÜST İNSANLARIZ

(Toplumsal İlişkiler 1785)

وَيْلٌ لِكُلِّ اَفَّاكٍ اَثٖيمٍ

“Vay haline kendi kendini aldatan  günahkarın,” (Casiye/7)

Lafzen, “yalancı” ve özellikle, “ısrarlı/müzmin yalancı” anlamına gelen “effâk” terimi, burada “kendi kendine yalan söyleyen” kişiyi ifade eder. Çünkü o me’fûk’tur, yani “aklı ve muhakemesi doğru yönden sapmıştır” der Cevherî, yukarıda geçen ayet hakkında.
            Dostoyevski; “yalanlarımız ortaya çıkmadıkça, hepimiz dürüst insanlarız” derken, kendi kendini aldatan müzmin yalancıların mumunun yatsıya kadar yanacağından o zamana kadar dürüst gözükmelerinin normal olduğunun altını çizer.  

            Friedrich Nietzsche; “bana yalan söylediğin için değil, bundan sonra sana inanmayacağım için üzgünüm” derken, güven bunalımının sonuçlarına dikkat çeker. Yalan söyledikten sonra resmen karşındaki için artık yok hükmündesin. Sana bir daha asla güvenmeyecek ve inanmayacak. Her sözün, yaptığın, ettiğin, artık tartılacak, ölçülecek, biçilecek. Şüpheyle bakılacak  o söz ve davranışının ardında, bir Çapanoğlu var mı denilecek. Bırakınız, bir hakikat sizi incitsin, bir yalan sizi avutacağına. Çünkü bir yalan, dört doğruyu götürür: İyiliği, güveni, sadakati ve huzuru.

           “Yalan öyle nüfuz etmişti ki insanların diline; ‘doğrusunu söylemek gerekirse’ diye bir kalıp var” diyen Dostayevski, bu başbelası huyla, insanların sıkıntısını dile getirmekle, ne kadar haklı değil mi değerli dostlar?

            Yalan, gerçeğin hilafına söylenen söz. Kandırmak, gerçeği gizlemek gibi anlamlara gelen yalan, yalancının mesleği, yolu, meşrebi. Aklı sıra kendine çıkar sağlayacak. Yalancı birilerini  çekemediği için, onların aleyhinde fesatlık hasetlik yapacak. 

            Öyle bir zaman ve yerdeyim ki; sevdalar olmuş para, aşklar olmuş yara, yürekler olmuş kara, insanlık düşmüş dara, bu hayatta gücün kaldıysa dürüstlüğü ara. Gerçekler her nedense saklanmak ister. Keşke insanlar acı gerçekte olsa doğruyu söylemekten çekinmeseler.

             Öyle insanlar var ki, tam bir yalan makinesi. Öyle profesyonel istatistik, pembe yalanlar söyleyenler var ki, kendinden başka herkesi inandırabilip, kitleleri manipüle edebiliyorlar. Anlayacağınız tam bir provokatörler. İnsanları kendine adeta aşık etmişler yalanlarıyla. Gel de, şimdi işin içinden çık, kolaysa.

Şemsettin ÖZKAN
16.05.2025 GÜZELYALI

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir