(Toplumsal İlişkiler 447)
وَقَاتِلُوهُمْ حَتّٰى لَا تَكُونَ فِتْنَةٌ وَ يَكُونَ الدّٖينُ لِلّٰهِؕ فَاِنِ انْتَهَوْا فَلَا عُدْوَانَ اِلَّا عَلَى الظَّالِمٖينَ
“(Bununla beraber, ülkenizde, bölgenizde ve yeryüzünde) Fitne kalmayıncaya (herkese temel insan haklarını sağlayan bir düzen kuruluncaya; adalet ve hürriyet ortamını bozmaya kalkışan fesat odakları etkisiz bırakılıncaya) kadar onlarla çarpışıp-çalışın!
[“Onlara karşı gücünüzün sonuna kadar, (askeri, teknolojik, ekonomik ve stratejik, her türlü) kuvveti ve besili atlar (gibi her an bakımlı ve donanımlı tankları ve uçak ve deniz filolarını) hazırlayın!” (Enfâl: 60)] Eğer (kâfir ve hain odaklar saldırı ve fesatlıktan)
vazgeçerlerse, artık zalimlerden başkasına karşı düşmanlık yoktur (saldırganlık ve zulümkârlık caiz değildir)” (Bakara/193)
Çok açık ve seçik olarak Müslümanları cihada (Allah yolunda çalışıp çaba sarfetmeye ve gerektiğinde de savaşmaya her türlü adaletsizliklere karşı donanımlı olmaya) çağıran yüce Rabbimizin bu emrine bakınız Anadolu kapılarını açan Sultan Muhammed Alparslan ne diyor:
“Yarabbi! Seni kendime vekil yapıyor azametin karşısında yüzümü yere sürüyorum ve senin uğrunda savaşıyorum. Ey Allahım! Niyetim halistir. Bana yardım et! Sözlerimde hilaf varsa beni kahret…” (26 Ağustos 1071)
Zafere kilitlenen böyle başka bir komutan var mı acaba? “Ya muzaffer olur gayeme ulaşırım. Ya da şehit olur cennete giderim.”
“Harbi sonunda zafer olduğu için seviyorum.”
“Asker; ‘sultanım 200.000 asker üzerimize doğru geliyor.’
Sultan Alparslan; ‘biz de onların üzerine doğru gidiyoruz.’ ”
Sultan Muhammed Alparslan’ın bu kutlu savaşını bir de tarihi yönden ele alarak mevzumuzu noktalayalım:
Malazgirt Savaşı, Türklerin bütün dünyaya güçlerini göstermeleri açısından çok önemlidir. Savaş, 26 Ağustos 1071’de Büyük Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında yapılmıştır. Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı Sultan Muhammed Alpaslan komutasındaki 50 bin kişi, Bizans İmparatoru Diyojen komutasındaki 200 bin kişiyi Malazgirt Ovası’nda yenmiştir.
Malazgirt Savaşının Nedenleri
1- Büyük Selçuklu Devleti’nin ilk hükümdarı Tuğrul Bey ile ikinci hükümdarı Alpaslan’ın devlet politikası haline getirdikleri Anadolu’ya sürekli baskın yapmaları.
2- Selçukluların, göçebe halinde yaşayan Oğuzları Anadolu’dan çıkarmak istemeleri.
3- Bizans İmparatorluğunun, Türklerin Anadolu’ya yerleşmelerini istememesi, onları Anadolu’dan çıkararak İslam dünyası üstünde egemenlik kurmak istekleri.
4- Türklerin Anadolu’ya yerleşmek istemeleri ve yurt olarak görmeleri.
5- Bizanslılar Pasinler Savaşında aldıkları yenilginin acısını çıkarmak istemeleri.
Malazgirt Savaşı Nasıl Yapıldı?
Dandanakan Savaşı ile Büyük Selçuklu Devleti’nin temelleri atılmış oldu. Yeni devlet fetih planları çerçevesinde batı yönünde fetih hareketlerine başladılar. Anadolu’nun Türk yurdu haline getirilmesi bu planın bir parçasıdır.
Selçuklu kuvvetleri Sivas’a kadar gelmişler, Bizans kalelerini ve müstahkem mevkilerini ele geçirmişler. Türklerin Sivas’a kadar gelmeleri, istila ve fetihler yapmaları üzerine Bizans imparatoru IV. Diyojen 1068’de Maraş’a kadar ilerlemesine rağmen kesin bir zafer elde edemeden tekrar geri dönüyor.
Türklerin Konya ve çevresini de ele geçirmeleri üzerine, IV. Diyojen 200 bin kişilik bir ordu hazırlayarak İran’a kadar ilerleyip, Türkleri merkezlerinde yok etmek istedi. Sultan Alpaslan da Mısır seferini iptal ederek, Ahlat’a doğru yola çıkıyor. İlk sıcak çatışma Bizans öncü kuvvetleriyle Ahlat yolunda oluyor. Selçuklu kuvvetleri, Bizans öncü ordusunu yenilgiye uğratıyor.
İki ordu Malazgirt ovasında 26 Ağustos 1071’da savaşıyorlar. Selçuklular sayıca çok az olmalarına rağmen, Bizans ordusunu hezimete uğratıp, imparatoru da esir alıyorlar.
Malazgirt Savaşı Nasıl Kazanıldı?
Bizans ordusu, dönemin en teçhizatlı ve güçlü ordusu olmasına rağmen, toplama ve devşirme askerlerden oluşuyordu. İmparatorluk askerleri de ağır zırhlar altında hızlı ve çevik değillerdi. Buna rağmen Selçuklu ordusu Bizans ordusunun ¼’i olmasına rağmen aynı amaca hizmet eden beyliklerden ve askerlerden oluşuyordu.
Ayrıca, Türklerde “Turan Taktiği” bulunuyordu. At üzerinde müthiş becerileri bulunan akıncılar, savaşta ağır Bizans askerleri üzerine hızlı saldırılarla büyük zayiatlar veriyorlar.
Bizans ordusunun içinde henüz Müslüman olmamış Peçenek ve Oğuzlar da bulunuyordu. Savaş sırasında bunlar Türklerin tarafına geçerek, savaşın seyrini değiştirmişlerdir.
Malazgirt Savaşı’nın Önemi
Malazgirt Meydan Savaşı, Türk ve dünya tarihinin önemli dönüm noktalarından birini oluşturuyor. Bu savaşla birlikte, Türkler, büyük direnişlerle karşılaşmadan Anadolu içlerine akmaya başlıyorlar. Hatta Ege ve Marmara kıyılarına kadar ilerliyorlar. Yurt amacıyla fethettikleri topraklarda Saltuklu, Mengücüklü, Danişmendli, Dilmaçoğulları, Ahlatşahlar, Yinaloğulları, Çubukoğulları ve Artuklu devletlerini kurmuşlar.
Malazgirt Savaşı’nın Sonuçları
– Bizans imparatorluğu savaşta bozguna uğradı, imparator IV. Diyojen Türklere esir düştü.
– Anadolu’nun kapıları Türklere tamamen açıldı.
– Anadolu’da fazla direnişle karşılaşmayan Türkler, Ege ve Marmara kıyılarına kadar ilerlediler.
– Osmanlı Devleti’nin ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmış oldu.
– Bizans İmparatorluğu, Anadolu üzerindeki hakimiyetini kaybetti. Buna bağlı olarak Balkanlardan da çekilmek zorunda kaldı.
– Bizans İmparatorluğunun Abbasi ve İslam ülkeleri üzerindeki etki ve baskıları da sona erdi.
– Anadolu’nun doğu ve güneydoğu bölgelerinde ilk Türk Beylikleri kurulmaya başlandı.
Şemsettin ÖZKAN
28.08.2021 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-milliyet.com.tr