(Toplumsal İlişkiler 601)
ظَهَرَ الْفَسَادُ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ بِمَا كَسَبَتْ اَيْدِي النَّاسِ لِيُذٖيقَهُمْ بَعْضَ الَّذٖي عَمِلُوا لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ
“Kur’an ışığından yüz çeviren insanlığın kendi eliyle yaptığı
kötülükler yüzünden, hem toplumsal, hem de doğal denge bozularak, karada ve denizde haksızlık, adâletsizlik, kan, gözyaşı, dünya savaşları, nükleer felâketler, aşırı silahlanma, çevre kirlenmesi, uyuşturucu, alkol, cinsel sapıklıklar, terör ve anarşi gibi her türden fesat ve bozgunculuk ortaya çıktı. İşte Allah, yaptıklarının bir kısmını onlara daha bu dünyada böylece tattırıyor ki, bu gidişin yanlış olduğunu anlayıp yeniden Kur’an’a
dönsünler.” (Rum/41)
Rahmetli Cahit Zarifoğlu Yedi Güzel Adam’da; “ruhum kirlenmeden soluyun beni,” demekle ne anlatmak ister acaba? Sonraki zamanların çok kötü geçeceğini mi söylüyor? Ya da yaşanılan zamanların ve mekanları her geçen gün daha da kötüye mi evrileceğini mi vurguluyor şairimiz? Bu şiirin tamamını değil de 3. bölümden alıntılayarak şaire kulak verelim:
– Ruhumuzun kirlenmesi dolmadı mı
Gövdemizin kıvranması doymadı mı
Bir hınzır uyku bir şeklaban uyanıklık
Bir batında gecenin gündüzün kavranması
Bu nedir böyle gün mü günsüzlük mü
Hangisine kapıldık nerelere atıldık
-İşleyen demiri ve el tırpanlarını
Onlar ne etti nasıl hamle etti
Ruhum Kollarım Günahım Sevabım
Ölçülerek tartılacağım
– Gecelerimi ağırlıyamaz oldum
Yürüyorum
Benimle adım atan bir şey var
Ben fakir gövdeli yumuşak etli bir Zeynebim
Bir köpeğin kanı yürüyor
Benim kanım yürüyor
Dişi köpeğin karnı bir ambar
Benim karnım bir ambar
Belim bedenimi besliyor arkadan destekliyor
İşte iz bıraka bıraka yürüyorum toprağı
Dağları bayırları
Bir köpek miyim ben ki benimle
Soluk alan bir şey var
Hep köpeğimiz var yanımda
Çocuklarla oynaşır durur
Ey Mehmet nerdesin bu köpek senin yerinde
– Yoksa bu köpek ben miyim
Bu köpek mi benim yerimde
– Ruhum kirlenmeden soluyun beni
Dinleyin içimle bir soluk verdiğimi
Duyarsanız ben olurum
Köpek kendi olur
Bana göre değil köpeğin aşkı
– Bizi ışığıyla vuracak şimşek nerede
Beni ben olarak ve köpeği kendi olarak
Uyuyan ama dik duran heykele ne olacak kim sarsacak
(- Uyuyan heykele ne oldu kim sarstı)
/ yer oynamış gibi kim sarstı /
Kılıç çekiyorsunuz ve uzuyor
Büyüyor ruhun görgüleri
– Sırtınızı köleniz sıvazladı
Siyah ve beyaz bilgileri sonsuz olan
Bir dağı bir dağdan ayıran
Yani bilen granit yataklarını
Ruhun içinden dünyaya doğru keşfe yönelen
Namaz vakitlerini aya ve boşluklara göre derleyen
Kölenize buyurdunuz bizi
Eğildik eteğini öptük
tırnağını ve avuç içlerini öptük
Efendim büyük efendim
Yüzünüzden var olan hurma dallarının önündeyiz
Yüzünüzden var olan hurma dallarının önündeyiz
Ayın bir muhabbet armağanı olduğu vaktin önündeyiz.
Rivayete göre Cahit Zarifoğlu “Yedi Güzel Adam” şiirini Kütüb-ü Sitte de geçen bir hadisten yola çıkarak kaleme almış. Hadis şöyle:
“Başka bir gölgenin bulunmadığı Kıyamet gününde Allah Teala, yedi insanı, arşının gölgesinde barındıracaktır: 1.Adil devlet başkanı. 2. Rabbine kulluk ederek temiz bir hayat içinde yetişen, takva sahibi genç. 3. Kalbi mescitlere bağlı Müslüman. 4. Birbirlerini Allah için sevip buluşmaları da ayrılmaları da Allah için olan iki insan, İslam kardeşliğini yaşayanlar. 5. Güzel ve mevki sahibi bir kadının beraber olma isteğine “Ben Allah’tan korkarım” diye yaklaşmayan yiğit. 6. Sağ elinin verdiğini sol elinin bilemeyeceği kadar gizli sadaka veren kimse. 7. Tenhada Allah’ı anıp gözyaşı döken kişi.” (Buhari, Ezan 36, Zekat 16, Rikak 24, Hudüd 19; Müslim, Zekat 91.)
Bir tutam gözyaşı
Yedinci madde Yedi Güzel Adam’ın sayı dizilimine daha uygun gibi. Çünkü “tenhada Allah›ı anıp gözyaşı döken kişi” olmak veya böyle bir seviyeye irtifa etmek için -gerçi şair olmaya gerek yok- ama bunu hakkıyla ve dahi layıkıyla yapabilmek için halis manada rabbani nefhalı bir şair olmak ya da böyle bir şairin şiirini deruni bir huşu ile okumak lazım daha doğrusu elzem. Bakın Hz. Piri Mevlana’ya, Sadi-i Şirazi’ye, Niyazi-i Misri’ye, Bağdatlı Fuzuli’ye, Muhammed İkbal’e ve İslam Şairimiz Mehmet Akif’e! Allah’a karşı niyazlarını, serzenişlerini, dileklerini, şikayetlerini en güzel bir şekilde şiirleri ile dile getirmişler. Zaten şiir dediğimiz şey tenhada sessizce dökülen bir tutam hüzünlü gözyaşından ibaret değil midir?
Şemsettin ÖZKAN
09.02.2022 GÜZELYALI
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-elektrobiyat.tumbir.com
4-yenisafak.com.tr (Şahin Doğan, “Nuri Pakdil: Yedi Güzel Adamın Hülasası” adlı yazısından alıntı)