ÖYLE HASSAS İNSANLAR VARDIR Kİ KENDİ TUTTUĞU YAŞLARI BAŞKASININ GÖZLERİNDE GÖRÜNCE ÇILDIRIR

(Toplumsal İlişkiler 1439)

وَدَّ كَثٖيرٌ مِنْ اَهْلِ الْكِتَابِ لَوْ يَرُدُّونَكُمْ مِنْ بَعْدِ اٖيمَانِكُمْ كُفَّاراًۚ حَسَداً مِنْ عِنْدِ اَنْفُسِهِمْ مِنْ بَعْدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمُ الْحَقُّۚ فَاعْفُوا وَاصْفَحُوا حَتّٰى يَأْتِيَ اللّٰهُ بِاَمْرِهٖؕ اِنَّ اللّٰهَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَدٖيرٌ
“Kitap Ehlinden çoğu, kendilerine gerçek (Hakk) apaçık belli olduktan sonra, nefislerini (kuşatan) kıskançlıktan dolayı, imanınızdan sonra sizi inkâra döndürmeyi arzu etmektedirler. Fakat, Allah’ın (bunlarla ilgili bir) emri (ve tedbiri) gelinceye (ve size galibiyet verinceye) kadar (şimdilik) onları bırakın ve (onlara ne sözle, ne de eylemle) ilişmeyin. (Bir müddet kırıcı tavırlarını bağışlayın ve müsamahalı davranıp idare edin.) Hiç şüphesiz Allah, her şeye güç yetirendir.” (Bakara/109)

Marcel Proust “öyle hassas insanlar vardır ki, kendi tuttuğu yaşları, başkasının gözlerinde görünce çıldırır” derken, bize kıskançlığın doruklarının nasıl olduğunu anlatır.

             Nasıl bir şey ki bu hasetlik, (kıskançlık) kendi gözünden akması gereken yaşların başkasının gözünden akmasıyla deliye dönüveriyor? Ateşleniyor, gazaplanıyor, öfkeleniyor.                                                                               

             Kıskançlık, bir kişinin veya bir ilişkinin yitirilmesinden korkulan karmaşık bir ruhsal yaşantı ve olumsuz tutumdur. Bunun dışında başkasının sahip olduğuna kişinin kendisinin de sahip olma gerekliliğini hissettiren bir duygudur. Türk Dil Kurumu kıskançlık kelimesini şöyle açıklamıştır: “Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum, günücülük, hasetçilik, hasetlik, hasutluk” (vikipedi)

             Ancak haset kontrol edilemezse, yapılan iyilikleri yok edip, her şeyi mahvedebilir. Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Hasetten sakının. Çünkü ateşin odunu yakıp tükettiği gibi haset de iyi amelleri yakar, bitirir.” (D4903 Ebû Dâvûd, Edeb, 44; İM4210 İbn Mâce, Zühd, 22)

            Fesat insanlar öyle insanlardır ki, yüzünüze karşı bir cümle dahi kuramazlarken, arkanızdan kompozisyon yazarlar. Hz. Ali efendimiz; “sakın unutmayın; haset edenin huzuru, çabuk küsenin dostluğu, yalancının yiğitliği olmaz” derken, kıskanç kişinin psikolojik olarak, karşısındaki kişiden ziyade, kendine verdiği zarara, yani kısacası çok huzursuz oluşuna dikkatlerimizi çeker.

             Kıskançlık Tolstoy’un ifadesiyle; “insanı alçaltan ve küçülten bir duygudur.” İnsanın izzeti şerefini koruması için, en azından fesat olmaması lazım.

Şemsettin ÖZKAN

04.06.2024 GÜZELYALI

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr

2-kuranmeali.com

3-pixabay.com

4-hadislerleislam.diyanet.gov.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir