KENDİNİ EĞİTMEK İSTİYORSAN BAŞKALARININ SENİ ANLAMAMASINA HAZIR OL HAKİKATİ ARAYANLAR KALABALIĞIN ONAYINA DEĞİL VİCDANININ REHBERLİĞİNE KULAK VERİR

(Toplumsal İlişkiler 1970)

اَفَلَمْ يَسٖيرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓا اَوْ اٰذَانٌ يَسْمَعُونَ بِهَا فَاِنَّهَا لَا تَعْمَى الْاَبْصَارُ وَلٰكِنْ تَعْمَى الْقُلُوبُ الَّتٖي فِي الصُّدُورِ 

“(Tarihi kalıntılardan ve yaratılış harikalarından ibret almak üzere)Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar (ve ibretli belgesel programlarını izlemiyorlar) mı ki; böylece onların kendisiyle akledebilecek kalpleri ve işitebilecek kulakları oluversin? Doğrusu şu ki; (gerçekleri görmeyenlerin ve akıl yürütmeyenlerin belki yüzlerindeki)gözler (kapanıp) kör olmaz; velâkin sinelerindeki kalpler körleşip (hidayetleri kararmaktadır. Basiret ve maneviyat penceresi perdelenip kapanmakta ve artık bunlar gerçekleri göremez olmaktadırlar.)” (Hac/46)

Bana dilinin ne söylediğinden ziyade, bu konuda kalbin ne söylüyor, o önemli. Hele dilinin altındaki baklayı, bir çıkar hele. Vicdanının sesini yansıt bana. Yoksa tribünlere oynayan, pohpohlanan sesini değil.  

            Epiktetos; “kendini eğitmek istiyorsan, başkalarının seni anlamamasına hazır ol! Hakikati arayanlar, kalabalığın onayına değil, vicdanının rehberliğine kulak verir” derken, vurgulamaya çalıştığı Haktan, doğrulardan yana samimi tutum ve davranışlarımızın, çok değerli olduğunu anlatmaya çalışır. Çünkü bu hakikati arama çalışmamızın, ta kendisidir de ondan. 

           “Nefsinin öğretmeni, vicdanının öğrencisi ol” der Platon. Öğrenci alıcıdır. Vicdana tabi olmak gerekir. Çünkü vicdan en iyi şahittir, gram yalan söylemez. Her şeyi doğru söyler.   

           Vicdan deyince aklımıza gelen insanın içinde var olan ahlaki otorite, ahlaki değerler ve eylemler hakkında hüküm verme ve yargılama yeteneği gelmelidir. 

           Lev Tolstoy; “birinden kötü söz işitirsen, sessiz kal! Kendi vicdanı rahat bırakmasın o kişiyi” derken, insanın vicdanının kötü bir şey yaptığında, eninde sonunda onu yargılayacağını, o kötülüğünden ötürü de, asla onu rahat bırakmayacağını anlatır. Vicdan azabı, insanın içinde bir cehennemdir. Yaptığı kötülük, asla onu terk etmeyeceğinden sürekli içten içe rahatsız olacaktır. Bu yüzden vicdan, en büyük hakimdir insan için.

           “Kötü bir işin en gizli şahidi vicdanımızdır” der Hz. Ömer. Yani insanı sigaya çekecek biri varsa, bu en önce insanın kendi vicdanıdır. 

            J.J.Rousseau; “Vicdan, vicdan… Ey ilahi içgüdü! Ölümsüz ve semavi sada! Zavallı ve cahil yaratıkların en güvenilir rehberi, sensiz hayvanlardan farksız olur, kötülükten kötülüğe sürüklenir, özsüz bir akıl gücünün ve yasasız bir aklın sürüklemeleriyle, üzücü sonların ve ağır yanlışların avı olurdum” derken, vicdanın; insan için, rehber ilahi bir içgüdü oluşuna dikkatlerimizi çeker. 

            Halid Ziya Uşaklıgil; “İnsanlar tuhaftır. Fena bir şey yapmakta olduklarını hissedecek olurlarsa, mutlaka en evvel vicdanlarını susturacak, bir sebep bulurlar” derken, kötülükleri örtbas etmenin tek yolu olarak, insanların kendi vicdanlarını susturarak, bu işi yaptıklarını söyler.

             Nietzsche; “vicdanlı ve dürüst olmak, hesaplı olmaktan iyidir. Hesap insanı makam sahibi yapar da, vicdan daha önemli bir işe yarar, insanı insan yapar” sözüyle, insan olmanın tek yolu olarak vicdanlı olmayı gösterir. 

             Hz. Mevlana; “görevini tam yerine getirmemiş olanın vicdan yarasına, ne mazeretin çaresi, ne ilacın şifası, çare olmaz” derken, vicdan yaralarının kapanmayacağını söyler. 

            Vicdansızlığın tehlikeli boyutlarını şu sözler çok güzel anlatır. M.Selehattin Şimşek der ki; “kimse aldıklarından çok daha kıymetlisini, ruhundan kaybetmeden hiçbir şey çalamamıştır. Hırsızın asıl soyduğu yer; kendi vicdanıdır.”  

            Sabahattin Ali ise; “insan evvela kendi kendisinden utanır gibi olur ama, bilir misin, bizim en büyük maharetimiz nefsimizden beraat kararı almaktır. Vicdan azabı dedikleri şey, ancak bir hafta sürer. Ondan sonra en aşağılık katil bile yaptığı iş için kafi mazeretler tedarik etmiştir” derken vicdanı yitirmenin yol açacağı zararları anlatır. 

            Son sözü Aristoteles söyler; “İradene hakim ol; fakat vicdanına esir ol!”

Şemsettin ÖZKAN
17.11.2025 GÜZELYALI

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com
5-starfikir.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir