İNSANDA UTANMA OLMADI MI HİÇBİR ŞEY DERT DEĞİLDİR

(Toplumsal İlişkiler 1931)

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِ وَمَنْ يَتَّبِـعْ خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِ فَاِنَّهُ يَأْمُرُ بِالْفَحْشَٓاءِ وَالْمُنْكَرِ وَلَوْلَا فَضْلُ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُ مَا زَكٰى مِنْكُمْ مِنْ اَحَدٍ اَبَداً وَلٰكِنَّ اللّٰهَ يُزَكّٖي مَنْ يَشَٓاءُ وَاللّٰهُ سَمٖيعٌ عَلٖيمٌ  

“Ey iman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytanın adımlarına uyarsa, bilsin ki o hayâsızlığı ve kötülüğü emreder. Eğer Allah’ın size lütfu ve merhameti olmasaydı, sizden hiçbiriniz asla temize çıkamazdı. Fakat Allah, dilediği kimseyi tertemiz kılar. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.” (Nur/21)

Haya; utanma, çekinme, ar, namus gibi anlamlara gelen bu kelime, insanın her türlü kötülükten kaçınması, uzaklaşması manasında kullanılır. Öyle yabana atılacak bir kavram değildir. Aksine imani bir konudur. İnsan Rabbine, insanlara ve kendine karşı bu hayasını, edebini göstermek zorundadır. Yiğidin malı meydanda deyip çıplaklığı savunamaz. 

             Öyle ki haya, hayati bir konudur. Haya ve hayat kelimelerinin aynı kökten geldiğini göz önüne getirirseniz, sanırım bana hak vereceksiniz. Hayat insanın maddi olarak canlılığını, diriliğini ifade eder. Can damarlarından biri kopsa, o insan ölür. Haya da insanın manevi yönden diriliğini anlatır. İnsan utanmayı, sıkılmayı bırakırsa, ar damarı çatlarsa bu sefer de manen ölmüş sayılır. İnsan olmaktan çıkar.

              Maksim Gorki (Aleksey Maksimoviç Peşkov) Sovyet Rus yazar, politikacı; (1868-1936) “insanda utanma olmadı mı, hiçbir şey dert değildir” derken, anlatmaya çalıştığı da, insanın bu haya damarı çatlarsa, manen bu ölümün gerçekleştiğidir. Artık her türlü fuhşiyat, hayasızlık, edepsizlik ona normal gelir. Çok rahat o kötü eylemleri yapar demektir bu.

              Aslında utanma deyince aklımıza giyinme, kuşanma gelse de insanın yaptığı her yüz kızartıcı suç da edepsizlik, utanmazlıktır. Çok geniş bir alanı kapsar. Görgüsüzce yapılan her iş, insanların haklarını gasbetmek, kul hakkı, kamu hakkı, trafik kurallarını çiğnemek, anne, baba ve büyüklerle adab-ı muaşeret kaidelerine uygun olmayan konuşmalarda hayasızlık kapsamına girer.

            Türk Pop Müziği sanatçısı İlhan İrem; “içinde utanmak kelimesi olmayan yeni bir lisan yarattılar. Oysa biz denizlerin deniz, yağmurların yağmur, aşkların aşk ve insanların insan, olduğu masumiyet çağından geliyoruz” derken, utanmazlığın, hayasızlığın, edepsizliğin, sapkınlığın tavan yaptığı günümüze göndermeler yaparak masumiyetin bozulduğunu söylerken yerden göğe haklıdır.

            Ebû Mesud el-Ensârî’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “İlk peygamberlerden itibaren halkın hatırında kalan bir söz vardır: Utanmadıktan sonra dilediğini yap!” 
(Buhârî, Enbiyâ 54, Edeb 78. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 6)

Şemsettin ÖZKAN
09.10.2025 GÜZELYALI

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-islamveihsan.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir