HİÇBİR ŞEY BİR ERKEĞİN KİŞİLİĞİNİ İYİ AİLE TERBİYESİNİ ALMIŞ BİR KADINLA KURACAĞI YAKINLIK KADAR GELİŞTİREMEZ

(Toplumsal İlişkiler 1900)

وَمِنْ اٰيَاتِهٖٓ اَنْ خَلَقَ لَكُمْ مِنْ اَنْفُسِكُمْ اَزْوَاجاً لِتَسْكُـنُٓوا اِلَيْهَا وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةً اِنَّ فٖي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ 

“Kendilerinde sükûnet bulup, huzura eresiniz diye, kendi cinsinizden eşler yaratıp, aranızda sevgi, aşk ve merhamet peydah etmesi de, O’nun varlığının, kudretinin ve yeniden diriltmesinin delillerindendir. Bunlarda gelişmeye devam eden, tefekkür-düşünme ağına sahip, faydalı sonuçlar elde edebilen toplumlar için, Allah’ın kudretini, kurduğu düzeni gösteren deliller, birçok dinî ve sosyal konunun çözümüne işaretler vardır.” (Rum/21)

Dünyada yapılacak seçimlerin belki de en önemlisi iyi bir eş seçimidir desek sanırım yanlış olmaz. Aile denilen bu müessesenin kalitesi, iyi eşlerin birlikteliği ile oluşur. Aile ise toplumun en küçük birimidir. Aileyi oluşturanlardan kadının, iyi yetiştirilmesi, çok ama çok önemlidir. 

             Lev Tolstoy; “hiçbir şey, bir erkeğin kişiliğini; iyi aile terbiyesi almış bir kadınla kuracağı yakınlık kadar geliştiremez” derken, iyi yetiştirilmiş bir kadının evlilikte erkeğin kişisel gelişimine sunduğu katkıya değinir.

             Bakınız konunun uzmanları evlilikte kadının ne kadar önemli rol oynadığını, her başarılı erkeğin arkasında bir kadının olduğunu, erkeği asıl geliştirenin iyi yetiştirilmiş bir kadın olduğunu nasıl anlatıyorlar? 

            “Bir evlilikte kadın mutlu değilse o evliliğin mutlu olmasının zor olduğunu vurgulayan uzmanlar, erkeklerin duygusal davranış ve olaylara verdikleri tepkileri dahi kadınların şekillendirdiğini ifade ediyor. 

            Evliliğin anahtarının kadınlarda olduğunu, mutluluğu yakalamanın yine kadınların elinde olduğunu hatırlatan  Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniği’nden Uzm. Psk. Seliyha Alten, erkeğin her davranış ve tepkisinin altında kadınların olduğunu vurguluyor. Alten; “Kadınların öncelikle erkeklerin tüm duygusal davranışları ve olaylara verdikleri tepkilerinin kendilerine bağlı olarak değiştiğini bilmeleri gerekmektedir. Bu gerçek evliliklerin anahtarıdır ve bunun bilincinde olup buna yönelik doğru davranışlar sergileyen kadınlar evliliklerinde mutluluğu yakalayabilmektedir.” 

          Bir erkeğin eşinden en çok beklediği şeylerin başında çok fazla dile gelmese de takdir edilmek, onaylanmak ve şefkat olduğunu ifade eden Alten, erkeklerin kadının kendisini güçlü hissettirmesine ve kendisine ihtiyacı olduğunu bilmeye ihtiyaç duyduğunu kaydediyor. Erkeğe erkeklik hissini kadın verir. “Yani kendini erkek gibi hissetmek için karısının desteğini görmeyi tüm benliği ile beklemektedir. Erkeklerin kendisine bu şekilde hissettiren ve şefkat gösteren kadınlara eğilimi yüzyıllardır bilinen bir gerçektir. Dolayısıyla aslında kadınlardan daha duygusal olabilen erkeklerin en büyük beklentisi bu alanda kendini göstermektedir. Kadınların eşlerine bu kalıpta yaklaşabilmeleri, aslında değişim gücünü elinde tutmalarına olanak sağlayan en önemli etkendir.”   

          Erkekler eleştirilmeden, suçlanmadan, akıl verilmeden dinlendiklerinde kendilerini daha rahat ifade edebilmektedir diyen Uzm. Psk. Seliyha Alten, çiftlerin birbirlerine zihin okuyarak davranmamaları gerektiği uyarısında bulunuyor.

          Koşulsuz dinleyici olabilmek iletişimi sağlıklı kılıyor. “Evliliklerde çoğu iletişimin sorunlarının çiftlerin birbirlerinin zihinlerini okuyarak ona göre davranış gösterme eğiliminde olmasında kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla suçlanacağını, eleştirileceğini düşünen erkeklerin kendilerini iletişime kapamaları ya da dürüst davranmadıklarını görmekteyiz. Sağlıklı iletişim kurulmasını sağlayacak önemli tutumda kadına düşen rol koşulsuz bir dinleyici olabilmektir.” 

          Uzm. Psk. Seliyha Alten modern çağla birlikte kadınların psikolojik anlamda daha fazla yıprandıklarının altını da çiziyor. Hoşgörülü kadın beklentilerinin karşılığını görüyor. “Modern  çağın getirisi olarak ev içinde ve ev dışında ciddi sorumluluklar alan kadınlar psikolojik anlamda daha fazla yıpranmakta ve evlilik içerisinde erkeğin payına düşen sorumluluklarda beklentisini yukarıda tuttuğu gibi, ihmallere karşı daha duyarlı davranmaktadır. Bu ruh halinde kadın iletişim kurarken sağlıksız tutumlar gösterme olasılığı artmakta kocasını eleştiren, sürekli şikayet eden ve hatta onları hor gören bir yapı içerisinde davranmaktadır. Oysa evde eşlerine karşı daha hassas, düşünceli davranabilmeyi başaran kadınların eşlerinden beklentilerini görebilme anlamında daha fazla destek aldıkları görülmektedir.”

Şemsettin ÖZKAN
08.09.2025 KONYA

KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-milliyet.com.tr (Pembenar 12..04.2013 tarihli Evlilikte “Kadın” Faktörü adlı yazıdan alıntı)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir