GONYA AĞZI

           Bir ülkede geçerli olan genel bir şive içinde, o ülkenin çeşitli bölge ve kentlerindeki konuşma dilinde görülen söyleyiş farklarına “ağız” denir. Güzel Gonya’mızın kendine özgü bir ağzı vardır. “K” harfi “G” ye dönüştürülür:

-Goyun, guzu, geçi vb. gibi.

-Oolum nassın gari eyimisin görrünmeyeli? At kişneyoor, iyi siğirdeyor mu? Nöğürecen Hatıc’ı? Elini sallasan ellisi, başını sallasan başı tellisi gelir. Cannarı isterse heeç ibiğini bükme!

– Leng Memed ağa yiter gari, gabir daşı gibi çöktün üstüme, gaksınnar kitsinner gaari Hatıc’ı istemeye yaav!

-Üleng oolum, ben de öğle dirin de…Bişşiy dimedim…

-Leng Memed ağa, sende din, din, din de, dimedin din yaav!

-Gızın babası eylenceyi, çalgı çengiyi atıvırmıştır gari?

-Atmaz yav, atmaz o, bilirim ben atmaaaz.

-Gakışıp durman, şimdi atmışdır gari hazağır… Atmasa nöğürecek hergele, şeytanın bacağında bilem mecal galmadıktan soğna, atmasa nöğürecek yaav…

Bu replikleri uzatır da uzatabiliriz. Konya ağzı anlaşıldıkça insana sevimli gelir. Pratik yapılarak öğrenilir. İçinde diğer yörelerimizin ağzında olduğu gibi ince espriler vardır.                                                                                                                    

          Konyalı bir teyze otobüse binmiş yanında torunu. Önlerinde uzun saçlı bir genç birşeyler yiyor. Çocuk tutturmuş bende isterim, bana da al diye.Teyze öndekini dürtmüş. “Age gızım şo piskividen bizim torunada vir“.

Oğlan gülerek.”Teyze ben kız değilim.” diyince. Teyze

“Ana gızım ben senin yini gelin olduğunu nerden bileceğdim”.

Konya yöresine özgü kelimelerden sadece birkaçı:


Kiyat: Kağıt
Garannık: Karanlık
Aba :Abla
Accık :Azıcık.
Böcü :Böcek
Bülüç :Piliç.
Güccük :Küçük
Gicişmek: Kaşınmak
Hökele :Ukala
Zimbit :Zifiri karanlık.
Temel: Bahçe Duvarı
Haranı: kazan
Hazaar: galiba
Gumpir: Patates
Duz: Tuz
Pantul: Pantolon
Mezer: Mezar
Ezen: Ezan
Döşşek: Yatak
Terezi: Terazi
Zıttına gitmek: hoşlanmamak
Şebit: Yufka ekmek
Balcan, badılcan: Patlıcan
Tefder: Defter
Mıh: Çivi
Sandelle: Sandalye
Bışgı: Testere
Motur: Traktör
Gupa: Bardak
Acep: Acaba
Depik: Tekme
Zağar: Yaramaz
Yuka: İnce Hatıç: Hatice Soğna: Sonra

Zibil: Çok fazla
Zoba: Soba
Zerhoş: Sarhoş
Bıdırdamak: Konuşup durmak
Cırmalamak: Tırmalamak
Cırcır: Fermuar
Cazı: Cadı
Cıbartmak: morartmak
Dinelmek: Ayakta durmak
Gakılı: Bir sürü, çok
Hayat: Avlu
Iscak: Sıcak
İkrah etmek: Tiksinmek
Kösülmek: Yenilmek
Laylon: Naylon
Okumak: Davet etmek
Peşkir: Havlu
Piskevit, püsküğüt: Bisküvi
Seğirtmek: Koşmak
Tehne: Tenha
Tığteber: Bomboş
Velesbit,belesbit: Bisiklet
Tosbağa: Kaplumbağa
Zınarmak: Karşı gelmek
Zınılamak: Patlamak
Dal: Sırt
Elcek: Eldiven
Gonşu: Komşu
Hacemmi: Hacı Amca
Gaysi: Kayısı
Aporle: Hoparlör
Yiter: Yeter                                                           Alettirik: Elektrik
Din,din: söylüyon,söylüyon Gaksınnar:Kalksınlar

Konyalı Sözleri 

 PEK ŞİİTME BOŞLAYIVIR
Yirsiz öfkelenmeyecen
Iccık bi duracan
Gafan yirine gelince
Gendine diyecen
SES İTME BOŞLAYIVIR BAALIM

*Caarasızlıktan gafam biynim vilan dönmüş ülen diyzolu.                                                                                              

* -Anaam ölüp giderim gız avrat!

 -Dalına şişeyi çektik mi bişşicigin galmaz, üşütmüssün len Mısdavam!

* Konya’da bir camide cemaatle namaza başlamadan imam:

  – Safları sık tutalım, aramıza şeytan girmesin deyince geri saflardan bir hacı emmi;

  – Nöğürecen yaav, ööle pek şitme baalım iki rekatta o dürzi gılsın,”  demiş.

*Bir Kütahyalı Konya’ya gelmiş, lokantada yemek yiyor. Bakmış yanıbaşındaki masada oturan ve şivesinden Konyalı olduğu anlaşılan kişi garsona;

-“Age, bağa bi tirit vir” demiş.
Tirit gelmiş, bol bol ekmekli, bol soğanlı, bol sulu, nefis, mis gibi kokuyor ama az etli. Kütahyalı yan gözle bizim Konyalı’yı süzerken, Gonya’lı hemşehrimiz garsonu tekrar çağırmış;
-“Age accık da yağına ekmek viri vir” demiş.
Garson ekmeği getirmiş, Bizim Gonyalı garsonun getirdiği ekmekle, tiridin içindeki ekmek parçalarını afiyetle yemiş. Kütahyalı hayran hayran seyretmiş. Gel zaman, git zaman yine O Kütahyalı vatandaş bir gün trende giderken kompartmanında tanışma faslı esnasında bir Konyalı’ya rastlamış ve  yıllar sonra o meşhur Konya seyahati aklına gelmiş ve hemen Konyalılara hayranlığını anlatmış. Konyalı bunun üzerine sormuş;

– “Hele neyne hayran olduydun?”
– “Ekmeği ekmeğinen yirsiniz, adına da tirit dirsiniz!

*Bir aile Konya Lale Bahçedeki bağ evlerine göçerken Aydoğdu da şimdiki tapu dairesinin yanından geçiyorlarmış. Adam at arabasını sürüyor, hanımı ile çocukları yürüyor zira at arabasında yük dolu. O zaman yani tapu dairesinin olduğu yolun iki tarafında da askeriye var. Askerler sabah talimindeler. Ama duvarın iç tarafındalar, sadece sesleri duyuluyor. Askeriyenin içinden bir ses duyulur sert bir komut “Bölük dur”. Kadıncağız hemen durur. Oğlu bakar, “Niye durdun ana?” “Baban dur dedi ya oğlum” der, oğlan “Ne babası ana, o askerlere dir gomutanları, babam değel” deyince kadın. “Vurgunu yiğin gelesice herif bende akıl mı godu bana höllük höllük  diye diye”. 

Meğer kadın biraz uzun ve kilolu imiş kocası her zaman çağırırken höllük dermiş.

 –  Esselaam Aliiküüm…
– Aliiküm Selaam, buyrun, buyrun, ana maşşalllah, ana maşşallah, Kimler gelmiş, kimler gelmiş, geçinele şööle dip sedire. Hoş geldin Ali age paltunu alıyım.

-Hoşgördük, Bayramınız mübarek ossun, Allah bu günnere gine gavışdırsın.
-Amin, amin cümleynen beraber, sizin de mübarek ossun. Ayşabaa, mantunu çıkar da irahat otur, iğreti gibi durma.

-Ana yoo, fazla durmıyacaaz, daha yini çıkdık, ilk sizden başladık, daha bi sürü gapı var.

-Diyele gıy ana; zaten bayramdan bayrama gelirsiniz, ataş almaya mı geldiniz?

GONYA AĞZI” için 2 yorum

  1. Konya’mıza has yöresel kelimelerden sadece birkaçı:
    Alettirik: Elektrik
    Kiyat: Kağıt
    Garannık: Karanlık
    Aba :Abla
    Accık :Azıcık.
    Böcü :Böcek
    Bülüç :Piliç.
    Güccük :Küçük
    Gicişmek: Kaşınmak
    Hökele :Ukala
    Zimbit :Zifiri karanlık.
    Temel: Bahçe Duvarı
    Haranı: kazan
    Hazaar: galiba
    Gumpir: Patates
    Duz: Tuz
    Pantul: Pantolon
    Mezer: Mezar
    Ezen: Ezan
    Döşşek: Yatak
    Terezi: Terazi
    Zıttına gitmek: hoşlanmamak
    Şebit: Yufka ekmek
    Balcan, badılcan: Patlıcan
    Tefder: Defter
    Mıh: Çivi
    Sandelle: Sandalye
    Bışgı: Testere
    Motur: Traktör
    Gupa: Bardak
    Acep: Acaba
    Depik: Tekme
    Zağar: Yaramaz
    Yuka: İnce
    Zibil: Çok fazla
    Zoba: Soba
    Zerhoş: Sarhoş
    Bıdırdamak: Konuşup durmak
    Cırmalamak: Tırmalamak
    Cırcır: Fermuar
    Cazı: Cadı
    Cıbartmak: morartmak
    Dinelmek: Ayakta durmak
    Gakılı: Bir sürü, çok
    Hayat: Avlu
    Iscak: Sıcak
    İkrah etmek: Tiksinmek
    Kösülmek: Yenilmek
    Laylon: Naylon
    Okumak: Davet etmek
    Peşkir: Havlu
    Piskevit, püsküğüt: Bisküvi
    Seğirtmek: Koşmak
    Tehne: Tenha
    Tığteber: Bomboş
    Velesbit,belesbit: Bisiklet
    Tosbağa: Kaplumbağa
    Zınarmak: Karşı gelmek
    Zınılamak: Patlamak
    Dal: Sırt
    Elcek: Eldiven
    Gonşu: Komşu
    Hacemmi: Hacı Amca
    Gaysi: Kayısı
    Aporle: Hoparlör
    Yiter: Yeter

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir