(Toplumsal İlişkiler 2012)
اُو۬لٰٓئِكَ الَّذٖينَ اشْتَرَوُا الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا بِالْاٰخِرَةِ فَلَا يُخَفَّفُ عَنْهُمُ الْعَذَابُ وَلَا هُمْ يُنْصَرُونَ۟
“İşte bunlar (dinlerini eğip bükenler, ebedi) ahireti verip (geçici) dünya hayatını satın alanlardır; bundan dolayı azapları hafifletilmeyecek ve kendilerine yardım edilmeyecektir.” (Bakara/86)
Hayat nedir? Hayat İslam’dır. Niye? Din dediğimiz şey Türkçe’ye ilk çevirilere göre “toplumsal yaşama biçimi”dir. “Allah katında yegane din, İslam’dır” (3/19) der Kur’an. O halde hayatımız İslam değil midir, bir Müslüman olarak?
Yavuz Bülent Bakiler; “gayemiz hayata uymak değil, hayatı Hakk’a uydurmak” derken bize bunu anlatmaya çalışır. Üstad Necip Fazıl ise; “hakiki hürriyet Hakk’a esarettir” derken özgürlüğün Allah’a teslim olmak olduğunu haykırır. Zira Allah’a kul olmayanların kula kulluk edeceklerini, bu durumda da insanın insana köle olacağını, sömürü düzeninin kurulacağını söyler.
Toplumsal yaşam biçimi (hayat) İslam ise İslam nedir?
“İslam” sözcüğü Arapça “seleme” kökünden türemiş olup itaat etmek, bağlanmak, selamete kavuşmak, teslimiyet gibi anlamlara gelmektedir. İslam, Hz. Âdem’den günümüze kadar beşerin düşüncede, tasavvurda, pratik hayatta ve iç âleminde her şeyi düzenleyen; Hz. Muhammed’in risaletiyle kemal noktasına ulaşan ve ilahi düsturların tamamını ihtiva eden tevhid dininin adıdır. Bu dinin mensuplarına Müslüman denir. Müslüman, Allah’a, meleklere, Allah’ın gönderdiği kitaplara, peygamberlere ve âhiretin varlığına inanan ve Allah’ın emirlerini uygulamaya çalışan kimsedir.
Buradan şöyle bir kanıya varabiliriz; din hayattır, hayat ise İnsanlığın ta başlangıcından itibaren İslam’dır. Çünkü tüm Peygamberler tevhid (Allah’ı birleme) inancını getirmişlerdir. Ancak dine uyduğunu söyleyenler tevhidi değiştirdikçe, dini zıvanadan çıkardıkça yüce Allah yeni bir Peygamberle rayından çıkan dini rayına oturtmuşlardır. Bakmayın siz kendilerini Yahudi, Hristiyan vb. şeklinde kendilerini tanımlamalarına. Hz. Musa da Hz. İsa da Müslümandır. Hz. Muhammed (s.a.v) bu süreçte son elçidir. Ancak getirdiği kitap kıyamete kadar korunacak Allah’ın buyrukları asla değiştirilemeyecektir.
Allah (c.c) bu yüce kelâmı indirmiş ve koruyacağını bizatihi şu âyetiyle ifade etmiştir: “Şüphesiz o zikri (Kur’ân’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz.” (Hicr/9) Bu ilahi beyan, onun indirildiği haliyle korunmuş olduğunun müminler için en büyük güvencesidir.
Şemsettin ÖZKAN
29.12.2025 KONYA
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com