EY GÖNÜL BİR SÜRÜ DOSTLARININ YANINDA ELBET DÜŞMANLARIN DA OLACAK AMA İMTİHAN YA BU ONCA DÜŞMANIN VARKEN SENİ DOSTUN VURACAK

(Toplumsal İlişkiler 1478)

وَاللّٰهُ اَعْلَمُ بِاَعْدَٓائِكُمْؕ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَلِياًّ وَكَفٰى بِاللّٰهِ نَصٖيراً 
“Korkmayın, Allah kimlerin size düşmanlık beslediğini çok iyi biliyor. O hâlde, dostunuzu düşmanınızı O’nun direktifleri doğrultusunda belirleyin. Unutmayın ki, size dost olarak da, yardımcı olarak da Allah yeter. Bu yüzden sizi savaş meydanında yenemeyeceklerini anlayan kâfirler, türlü planlarla, hile ve tuzaklarla aranıza fitne sokmaya çalışacaklar:” (Nisa/45)

Düşmanı anladık bizim aleyhimize çalışıyor. Ya dostun düşmanlığına ne demeli? Tabiri caizse bizi sırtımızdan vurması içimizi yakıyor.

           Hz. Mevlana der ki; “ey gönül! Bir sürü dostlarının 

yanında, elbette düşmanların da olacak… Ama imtihan ya bu,

 onca düşmanın varken, seni dostun vuracak.” Anlayacağınız Hz. Pir, bir sınav olarak değerlendiriyor dostun insanı sırttan vurmasını. Bu gerçekten araştırılmaya değer bir konu.

           Aşık Veysel’in “dost dost diye nicesine sarıldım/benim sadık yarim kara topraktır” türküsü de, nice dost gözükenlerin aslında dost olmadığını, insanı zor gününde terk ettiğini, toprağın ise insanı bağrına bastığını söyler.

           Dost nedir? Sevilen güvenilen yakın arkadaş, sıkı fıkı görüşülen kimse, gönüldaş demektir. Kendini ona yakın hissediyorsun. Derdini açıyorsun. Yediğin içtiğin ayrı gitmiyor. Yaralarına merhem oluyor. Sadece mutlu güzel günlerinde değil, kötü gününde de seninle beraber oluyor. Seni arkadan vuran değil dost.

           Dost dediğin ayağını kaydıran değil, kaydığında da seni yerden kaldırandır. İyi bir dostu olanın asla aynaya ihtiyacı olmaz. Dost iyi gününde çağrınca koşarak gelen, kötü gününde ise çağırmadan koşarak gelip gözyaşını silendir.

            Dost acı söyler diye bir atasözümüz var. Dost aksine acıyı bile tatlı söyleyendir. Dost incitmez. Gönül alandır.

            Üstad Necip Fazıl “ağaçtan düşen yaprak nasıl kurumaya mahkumsa, gönülden düşen de unutulmaya mahkumdur” derken, dostluğun asla gönülden kırgınlığa mahal bırakmadığını söyler. 

            “Ne kervan kaldı ne de at. Hepsi silinip gitti. İyi insanlar iyi atlara binip gitti” derken de,çağdaş zamanlarda dostlukların zayıflığını sorgular. Dostlarınız az olsun, öz olsun, ama yürekten sımsıcak olsun emi dostlar! Neyse geceyi boşverin de hepinize iyi insanlar(dostlar) diliyorum. Sırtınızdan vurmayan, imtihan vesilesi olma noktasına gelmeyen, can dostlarınız olmasını temenni ediyorum.

Şemsettin ÖZKAN

13.07.2024 KONYA

KAYNAKLAR

1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-suskunduvar.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir