(Toplumsal İlişkiler 1817)
وَكَذٰلِكَ جَعَلْنَا فٖي كُلِّ قَرْيَةٍ اَ كَابِرَ مُجْرِمٖيهَا لِيَمْكُرُوا فٖيهَا وَمَا يَمْكُرُونَ اِلَّا بِاَنْفُسِهِمْ وَمَا يَشْعُرُونَ
“Bu şekilde, her ülkede kendilerine yüksek mevki ve servet verdiğimiz önde gelen pek çoklarını, o ülkenin sürekli günah hasadıyla meşgul bulunan gerçek suçluları kılarız ve onlar menfaatlerini korumak ve insanları imandan çevirmek için orada daima tuzaklar kurarlar. Kurdukları tuzaklar sadece kendi aleyhlerinedir ama, bunun farkına bile varamazlar.” (Enam/123)
Şu makam ve mevki sahibi olma hırsı ve onu koruma duygusu yok mu? İnsanı adeta koltuğa çivilenmişcesine orayı işgal etme dürtüsü var ya insana neler neler yaptırır. O koltuğu koruyacağım diye insana şeşi beş gösterir.
Hindistan bağımsızlık hareketinin lideri Mamatha Gandhi (1869-1948) der ki; “eğer birileri oturduğu koltuktan kalkmakta sıkıntı yaşıyorsa, kesin altını pisletmiştir.” Yani kalkmamakta bütün gücüyle direniyorsa, rüşvete bulaşmıştır, haksız kazanç elde etmiştir, adaleti çiğnemiştir, kanunları çiğnemiştir vb. şeyler yapmıştır da, ondan bir türlü makamını, mevkisini, terk etmek istemiyordur, demeye getirir.
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Davam adlı eserinde hocası alim Mehmet Zaid Kotku hazretlerinin bu konuda tavsiyelerini şöyle özetler: “Türkiye’nin ekonomik olarak Batıya bağımlılığının, kültürel bağımlılığı da, beraberinde getireceğini söylerdi. Şuurlu Müslümanların, kalkınma için birleşmelerini, güçlerini bir araya getirmelerini, tavsiye ederdi. Ülkemizin, ancak mevki ve makam düşkünü olmayan, insanların yönetime gelmesiyle kalkındırılabileceğini vurgulardı. Bu teşvik ve sohbetlerin, bizim üzerimizde büyük tesirleri olmuştur. Cenabu Allah kendilerinden razı olsun.”
Yenişehirli Avni der ki;
Sanman ki taleb-i devlet ü câh etmeğe geldik
Biz âleme bir yâr için âh etmeğe geldik
Yani der ki üstad; “Dünyaya gelişimiz ne mevki ne makam, ne de mal ve mülk peşinde koşmak için… Biz buraya bir sevgili için âh etmeye geldik, o kadar…”
Metin Özdemir Affet(me) Bizi Çocuk kitabında;
“Çoğu zaman siz de fark etmişsinizdir: Karakterli insanlar, birilerine yaranmak için karakterlerinden ödün vermez. Makam ve mevki uğruna yalpalamaz, kullara hoş görünmek için bir o yana bir bu yana savrulmazlar. Bu yüzden yalnızdırlar. Toplum tarafından sevilmezler. Onlar için “Kendini beğenmiş”, “Kibirli” diyenler çoktur. “Yalnız kalıyor, kendi bilir” diyenler de az değildir. Ancak bilmezler ki yalnız insanların büyük bir bölümü artık insanlardan, toplumdan kaçıyordur. Çünkü bir zamanlar onlar için çok değerli zamanlarını harcamış, ancak bunun boşa gittiğine inanmıştır” demekle yerden göğe haklıdır.
Şemsettin ÖZKAN
17.06.2025 İNEGÖL
KAYNAKLAR
1-kuran.diyanet.gov.tr
2-kuranmeali.com
3-pixabay.com
4-1000kitap.com