(Toplumsal İlişkiler 1394) وَمِنْ اٰيَاتِهٖٓ اَنْ خَلَقَ لَكُمْ مِنْ اَنْفُسِكُمْ اَزْوَاجاً لِتَسْكُـنُٓوا اِلَيْهَا وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةًؕ اِنَّ فٖي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ“Kendilerinde sükûnet bulup, huzura eresiniz diye, kendi cinsinizden eşler yaratıp, aranızda sevgi, aşk … EVLİLİK YİĞİT ERKEK VE YAMAN KADINLARIN İŞİDİR ÖYLE ÇOCUK GİBİ SALINCAĞA BİNMEYE BENZEMEZ ELBETTE KAR FIRTINA OLACAK ÖNEMLİ OLAN O FIRTINADA ERKEĞİN ÇADIR KADININ ÖRTÜ OLMASIDIR yazısını okumaya devam et
İSTEDİĞİNİZ KADAR MAL TOPLAYIN DÜNYAYA ELBİSESİZ GELDİNİZ ELBİSESİZ GİDECEKSİNİZ
(Toplumsal İlişkiler 1393) كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِ ثُمَّ اِلَيْنَا تُرْجَعُونَ“(Unutmayınız ki) Her nefis ölümü tadıcıdır (dünya hayatı gelip geçicidir); sonra da Bize döndürüleceksiniz.” (Ankebut/57) “Fazla ciddiye almayın bu hayatı nasıl olsa içinden canlı çıkamayacaksınız” diyen üstad, bu … İSTEDİĞİNİZ KADAR MAL TOPLAYIN DÜNYAYA ELBİSESİZ GELDİNİZ ELBİSESİZ GİDECEKSİNİZ yazısını okumaya devam et
HAYATIN İÇİNDE SIKIŞIP KALDIYSAN KAPILARINI DIŞARIYA DEĞİL İÇERİYE AÇ
(Toplumsal İlişkiler 1392) قُلْ كُلٌّ يَعْمَلُ عَلٰى شَاكِلَتِهٖؕ فَرَبُّكُمْ اَعْلَمُ بِمَنْ هُوَ اَهْدٰى سَبٖيلاًࣖ“Herkes kendi mizaç, meşreb ve yaratılışına, benimsediği hayat tarzına göre, bilinçli, amaçla örtüşen niyete dayalı ameller işleyerek bir ömür geçirir. Rabbiniz, kimin … HAYATIN İÇİNDE SIKIŞIP KALDIYSAN KAPILARINI DIŞARIYA DEĞİL İÇERİYE AÇ yazısını okumaya devam et
GİDENLER HEP KALANLARI AĞLATIR KALANLAR HEP GİDENLERİ ANLATIR
(Toplumsal İlişkiler 1391) قُلْ اَغَيْرَ اللّٰهِ اَبْغٖي رَباًّ وَهُوَ رَبُّ كُلِّ شَيْءٍؕ وَلَا تَكْسِبُ كُلُّ نَفْسٍ اِلَّا عَلَيْهَاۚ وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ اُخْرٰىۚ ثُمَّ اِلٰى رَبِّكُمْ مَرْجِعُكُمْ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ فٖيهِ تَخْتَلِفُونَ“De ki: “O, her … GİDENLER HEP KALANLARI AĞLATIR KALANLAR HEP GİDENLERİ ANLATIR yazısını okumaya devam et
BEN UZAĞI HİÇ GİDEMEDİĞİMİZ YERLER SANIRDIM MEĞER UZAK BİR YÜREĞİN BİR YÜREĞE VARAMADIĞI YERMİŞ
(Toplumsal İlişkiler 1390) وَقَالَ نِسْوَةٌ فِي الْمَدٖينَةِ امْرَاَتُ الْعَزٖيزِ تُرَاوِدُ فَتٰيهَا عَنْ نَفْسِهٖۚ قَدْ شَغَفَهَا حُباًّؕ اِنَّا لَنَرٰيهَا فٖي ضَلَالٍ مُبٖينٍ“Şehirdeki kadınlar, azizin karısı, kölesinden murat almak istemiş, sevgi, bütün kalbini kaplamış, görüyoruz ki o, … BEN UZAĞI HİÇ GİDEMEDİĞİMİZ YERLER SANIRDIM MEĞER UZAK BİR YÜREĞİN BİR YÜREĞE VARAMADIĞI YERMİŞ yazısını okumaya devam et
BÜYÜK BALIK KÜÇÜK BALIĞI ÖZLEYE DE BİLİRDİ AMA SİZ BALIKLARIN BİRBİRİNİ YEDİĞİ BİR HİKAYE ANLATMAYI TERCİH ETTİNİZ
(Toplumsal İlişkiler 1389) وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْاِنْسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهٖ نَفْسُهُۚ وَنَحْنُ اَقْرَبُ اِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرٖيدِ“Şu kesin bir gerçektir ki, insanı elbette Biz yarattık ve (her an) nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu (ve içinden neler geçirip … BÜYÜK BALIK KÜÇÜK BALIĞI ÖZLEYE DE BİLİRDİ AMA SİZ BALIKLARIN BİRBİRİNİ YEDİĞİ BİR HİKAYE ANLATMAYI TERCİH ETTİNİZ yazısını okumaya devam et
BULUT AŞIKLAR GİBİ AĞLIYOR BAĞ SEVGİLİ GİBİ GÜLÜYOR ŞİMŞEK BENİM SABAH VAKTİNDEKİ FERYADIM GİBİ FERYAT EDİYOR
(Toplumsal İlişkiler 1388) وَقَالَ نِسْوَةٌ فِي الْمَدٖينَةِ امْرَاَتُ الْعَزٖيزِ تُرَاوِدُ فَتٰيهَا عَنْ نَفْسِهٖۚ قَدْ شَغَفَهَا حُباًّؕ اِنَّا لَنَرٰيهَا فٖي ضَلَالٍ مُبٖينٍ“Şehirde olayı duyan bir takım kadınlar birbirleriyle: “Azizin karısı, genç kölesinin gönlünü çelmeye kalkmış, kölesine … BULUT AŞIKLAR GİBİ AĞLIYOR BAĞ SEVGİLİ GİBİ GÜLÜYOR ŞİMŞEK BENİM SABAH VAKTİNDEKİ FERYADIM GİBİ FERYAT EDİYOR yazısını okumaya devam et
İYİ Kİ NAMAZ VAR YOKSA BU DERTLİ BAŞIMIZI NEREYE KOYARDIK
(Toplumsal İlişkiler 1387) اُتْلُ مَٓا اُو۫حِيَ اِلَيْكَ مِنَ الْكِتَابِ وَاَقِمِ الصَّلٰوةَؕ اِنَّ الصَّلٰوةَ تَنْهٰى عَنِ الْفَحْشَٓاءِ وَالْمُنْكَرِؕ وَلَذِكْرُ اللّٰهِ اَكْبَرُؕ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ“Sana vahyedilen kitaptan bölüm bölüm oku,ilgili ayetlerini uygula. Namazı erkanına, şartlarına, vaktine … İYİ Kİ NAMAZ VAR YOKSA BU DERTLİ BAŞIMIZI NEREYE KOYARDIK yazısını okumaya devam et
BİR İNSANI AHLAKEN EĞİTMEDEN SADECE ZİHNEN EĞİTMEK TOPLUMA BİR BELA KAZANDIRMAKTIR
(Toplumsal İlişkiler 1386) اَفَلَمْ يَسٖيرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓا اَوْ اٰذَانٌ يَسْمَعُونَ بِهَاۚ فَاِنَّهَا لَا تَعْمَى الْاَبْصَارُ وَلٰكِنْ تَعْمَى الْقُلُوبُ الَّتٖي فِي الصُّدُورِ“Onlar, hiç yeryüzünü dolaşmadılar mı? Dolaşsalardı eğer, gördüklerini düşünecek akılları … BİR İNSANI AHLAKEN EĞİTMEDEN SADECE ZİHNEN EĞİTMEK TOPLUMA BİR BELA KAZANDIRMAKTIR yazısını okumaya devam et
UÇURUMLAR VAR DİYORUM İNSANLA İNSAN ARASINDA KENDİYLE KENDİ ARASINDA
(Toplumsal İlişkiler 1385) وَاتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَاَ ابْنَيْ اٰدَمَ بِالْحَقِّۘ اِذْ قَرَّبَا قُرْبَاناً فَتُقُبِّلَ مِنْ اَحَدِهِمَا وَلَمْ يُتَقَبَّلْ مِنَ الْاٰخَرِؕ قَالَ لَاَقْتُلَنَّكَؕ قَالَ اِنَّمَا يَتَقَبَّلُ اللّٰهُ مِنَ الْمُتَّقٖينَ“Onlara, Âdem’in iki oğluyla ilgili gerekçeli, hikmete dayalı gelen … UÇURUMLAR VAR DİYORUM İNSANLA İNSAN ARASINDA KENDİYLE KENDİ ARASINDA yazısını okumaya devam et